Yasemin TOKLUCU

Yasemin TOKLUCU


SİYASET SANATINI HİÇE SAYANLARIN, NEZAKETİ UNUTANLARIN FİLMİ

10 Aralık 2020 - 18:03


Yönetimsel olarak siyaset; uzlaşma faaliyeti, yönetimsel bir sanat olarak karşımıza çıkar.
Siyasetle, binlerce yıldır yöneten ve yönetilen arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi için bir sanat icra edilir aslında. Bu sanata herkesin katılabilmesi, fikir beyan edilebilmesi için de meclisler düzenlenir. Bu meclislerin asıl amacı; halkın çıkarları doğrultusunda çalışmaktır.
Yukarıdaki paragrafta yazdıklarım, siyaset kavramının kelime anlamı olarak herkesin kabul anlatımları. Gelin şimdi bu siyaset sanatına kentimizi, evimizi merkeze koyarak devam edelim.
Evvelsi gün düzenlenen Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi'nin aralık ayı birinci oturumu gerçekleştirildi.
Mecliste Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer'in defalarca gündeme taşıdığı ve her seferinde olumsuz yanıt aldığı 250 MİLYONLUK BORÇLANMA TALEBİ YİNE, YENİDEN REDDEDİLDİ.
Başkan Seçer borçlanmayı alamayınca, gerildi.
Gerilmekle kalmadı, meclisi de bir güzel gerdi!
Bu gerilimle mecliste siyasette üslubun nasıl al aşağı edildiğine, siyaset sanatının nasıl görmezden gelindiğine şahit olundu!
Herkesin nezaket sahibi olarak gördüğü insanlar, bıçağın iki yüzünü gösterdi herkese?
Partilerini yok sayanların, siyaset yaptığı halde "siyaset yapmayalım" diye soyutlanmaya çalışanların, ahmak, ihanet, talimat, siyasi saik gibi kelimeleri cömertçe kullananların varlığından haberdar olduk!
- PARTİNİZİ YOK SAYIN ÇAĞRISI
Sayın Seçer aldı eline sazı, siyasal iletişim hatalarıyla dolu notalarla bir beste yapmaya başladı. Siyaset aranasında boy gösterenlere "siyasi değerlendirmelerden uzak karar verirsek" cümlesini söyleyiverdi.
Başkan hatalı kelimelerle fitili ateşlemekle kalmadı, "Ankara'dan ayrı siyaset yapalım" diyerek meclis üyelerine partinizi yok sayın çağrısında bulunarak ateşi harladı.
Başkan Seçer aslında Meclis üyesi Topkara'nın daha önceki oturumlarda yaptığı konuşmada yer alan, "Siz bana çok yükleniyorsunuz. Benim burada her söylediğim benim fikrim değildir. Benim Grup Başkanım var. İl Başkanımdır. Ben onun aldığı kararlar doğrultusunda konuşuyorum" sözlerine ithafen bunu söyledi ama KENDİSİNİN DE PARTİLİ OLDUĞUNU UNUTTU!..
Partisi istediği için milletvekili adayı olduğunu, belediye başkanlığı için CHP Mersin Milletvekili Serdal Kuyucuoğlu'yla mücadelesini bir an için hatırlayamadı herhalde!...
Ya da gerçekten CHP'de yeni bir ayrılıkçı ateşi yakmak için kolları sıvadı!..
Belki de Ankara'dan bağımsız siyaset diyerek CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu hiçe saydı!..
- TAHRİK OLMAYIN DEDİ AMA TAHRİK İÇİN SİNİR UÇLARINA DOKUNDU
Siyaseti sanat olarak kullanmamakta ısrar edince bu kez tahrik girdi işin içine, "Türkiye'de Cumhur İttifakı'nın ikbali ve istikbali için Mersin'i feda etmeyin. Buradan da AK Partili üyelere bir mesaj olsun. Tekrarlıyorum, Türkiye genelindeki Cumhur İttifakı'nın ikbali ve istikbali için Mersin'in geleceğini feda etmeyin. Ankara'dan bağımsız siyaset yapalım." diyerek bam teline bastı. Sayın Seçer, Cumhur İttifakı dedi ama MHP'yi ayırdı.  
Tahrik olmayın diyen Başkan Seçer, söylemleriyle tahrik için ince ince sinir uçlarına dokunmaya devam etti!...
Mecliste en çok konuşulan konulandan biri de Akdeniz Belediyesi Başkanı Mustafa Gültak'ın, "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı seviyoruz. Nasılsa sizin partinizin bir lideri varsa bizim de partimizin bir lideri var ve gurur duyuyoruz onunla. Burada talimat almak gerekirse bunda ne var ki? Partilerde bu zaten üst kurulda konuşulur, sıkıntı yok. Yani, 'Saraydan talimat alıyorsunuz?' Ya Allah Allah. Sarayın işi gücü kalmadı, Mersin Büyükşehir Belediyesinin borçlanmasıyla mı uğraşacak" sözleri oldu.
Bu sözlerin ardından irdelenmesi gerekenler:
- Bir belediye başkanının partisinin başkanının kenti için "yap" dediği bir eylemi yapmaması mümkün mü?
- Belediye başkanı parti başkanını yok sayabilir mi?
- 81 il içerisinde Cumhurbaşkanın Mersin'in borçlanmasına ilişkin bir karar alma ihtimali yüzde kaç?
- Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu yok sayarsa ne olur?
- Başkan Seçer, partisinin il başkanıyla Mersin'deki çalışmalarla ilgili fikir alışverişinden bulunmuyor mu?
- Belediye başkanları parti politikaları dışında hareket ederse ne olur?
- Başkan Seçer, bağımsız aday olarak seçime girseydi ipi göğüsleyebilir miydi?
- Başkan Seçer, Topkara'nın da söylediği gibi egosuna mı yenik düştü?
-YARALARA TUZ BASAN CÜMLELER
Mercek altına aldıklarımız aslında dağın göze batan yönü.
Mecliste konuşulanlar elbette bunlarla sınırlı kalmadı;
"Siyasi değerlendirmeden uzak",
"Bunlar siyasi saiklerle verilmiş kararlardır",
"Siyasi bakış açısı ile bu işe hayır demek çok basit",
"Kimse bize hesap, kitap öğretmesin",
"Halk ahmak falan değil",
"Ne anlarsın?",
"Talimatı almışsınız oturuyorsunuz" cümleleri ise yaralara tuz bastı.
Halbuki borçlanma talebi görüşülecekti!..
Meclis gerildi!
Bu meclis toplantısında siyaset sanatını hiçe sayanların,
Nezaketi unutanların filmini izledik!
Bu filmden kimse hoşnut değil Başkan.
Siyaset sanatı yeniden meclise dönmeli!..
İş işten geçmeden!...

MOBİLHABERCİ
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum