Prostat ameliyatlarında yeni nesil lazer yöntemi: Holep
Medical Park Gaziantep Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Solakhan, prostat ameliyatlarında yeni nesil teknolojilerin hasta açısından oldukça avantajlı olduğunu belirterek, Holep...
17 Ocak 2022 - 17:05
Medical Park Gaziantep Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Solakhan, prostat ameliyatlarında yeni nesil teknolojilerin hasta açısından oldukça avantajlı olduğunu belirterek, Holep yöntemi uygulanan hastaların bir kaç gün içerisinde gündelik işlerine dönebildiğini ifade etti.
Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Solakhan, kapalı prostat ameliyatlarında kullanılan Holep yöntemi ile hastaların ameliyatın ardından birkaç gün içerisinde gündelik işlerine dönebildiğini ifade etti. Solakhan, yöntemin oldukça hızlı ve konforlu bir iyileşme sürecine sahip bir ameliyat tekniği olduğuna vurgu yaparak, "Holep teriminin büyümüş olan prostat iç dokusunun kapsülünden ayrılarak çıkarılması anlamına gelir. Bu yöntem sıklıkla iyi huylu prostat büyümelerinde kullanılır. İyi huylu prostat büyümesinin ise yaşla birlikte büyüyen prostatın etrafını sardığı idrar kanalının mesanenin (idrar torbası) çıkışını tıkaması ve idrar akımına engel olması durumudur" dedi.
Yöntemin prostat büyümelerinde oldukça etkin kullanıldığını anlatan Doç. Dr. Solakhan, "Holep yöntemi iyi huylu prostat büyümesi tedavisinde kullanılır. Bu yöntem tüm boyutlardaki prostat büyümelerinin tedavisinde oldukça etkin bir şekilde kullanılır. Özellikle 80 gram ve üzeri boyuttaki prostatlarda diğer kapalı prostat ameliyatı yöntemlerinin etkinliği düşük olduğu için, Holep yöntemi daha fazla tercih edilir. Holep yöntemi ile yapılan ameliyatlarda idrar tutmayı sağlayan sfinkter adı verilen yapı, müdahale edilen alanın dışında kalır. Sfinkter yapısı ameliyat esnasında korunduğu için ameliyat sonrası idrar kaçırma problemi yaşanmamaktadır. Holep lazer enerjisinin etkilediği doku derinliği çok azdır. Bu nedenle prostatın dışında seyreden ve ereksiyonu (sertleşmeyi) sağlayan sinirleri etkilememekte, dolayısıyla ameliyat sonrası cinsel işlev bozukluğu gibi sorunlar görülmemektedir. Diğer ameliyat tekniklerine göre Holep yönteminde kanama oldukça az görülür. Prostat dokusu çıkarılırken onu besleyen damarlar lazer enerjisi ile yakıldığı için kanama nerdeyse hiç olmamaktadır. Prostat dokusunun kapsülü dışında kalan kısmının tamamı çıkarıldığı için Holep ameliyatı sonrası hastalığın tekrarlama riski neredeyse yok denecek kadar azdır. Holep yöntemiyle yapılan operasyon sonrasında sonda kalış süresi ve hastanede yatış zamanı daha kısa sürmektedir. Hastalar konforlu ve hızlı bir iyileşme süreci yaşayarak erken dönemde günlük yaşantılarına dönebilir. Holep yöntemi ile prostat ameliyatı herhangi bir kesi yapılmadan idrar kanalından bir endoskop vasıtasıyla girilerek yapılır. Lazer yardımıyla kapsülünden ayrılan prostat dokusu daha sonra idrar torbasının içinde çok küçük parçalara ayrılarak dışarı alınmaktadır. Bu işlem aslında açık prostat ameliyatı ile benzer prensiplere göre yapılır. Ancak açık prostat ameliyatından farklı olarak herhangi bir kesi olmaksızın tamamen kapalı olarak gerçekleştirilir. Açık prostat ameliyatına göre kanama miktarı çok daha az olmakta, sonda kalış süresi ve hastanede yatış zamanı daha kısa sürmektedir. Hastalar açık ameliyata göre çok daha konforlu ve hızlı bir iyileşme süreci yaşayarak erken dönemde günlük yaşantılarına dönebilir. Geniş görüş altında direk gözle görülerek yapıldığı için içeride hiç doku kalmamakta, dolayısıyla açık prostat ameliyatına göre daha iyi sonuçlar elde edilmektedir" diye konuştu.
Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Solakhan, kapalı prostat ameliyatlarında kullanılan Holep yöntemi ile hastaların ameliyatın ardından birkaç gün içerisinde gündelik işlerine dönebildiğini ifade etti. Solakhan, yöntemin oldukça hızlı ve konforlu bir iyileşme sürecine sahip bir ameliyat tekniği olduğuna vurgu yaparak, "Holep teriminin büyümüş olan prostat iç dokusunun kapsülünden ayrılarak çıkarılması anlamına gelir. Bu yöntem sıklıkla iyi huylu prostat büyümelerinde kullanılır. İyi huylu prostat büyümesinin ise yaşla birlikte büyüyen prostatın etrafını sardığı idrar kanalının mesanenin (idrar torbası) çıkışını tıkaması ve idrar akımına engel olması durumudur" dedi.
Yöntemin prostat büyümelerinde oldukça etkin kullanıldığını anlatan Doç. Dr. Solakhan, "Holep yöntemi iyi huylu prostat büyümesi tedavisinde kullanılır. Bu yöntem tüm boyutlardaki prostat büyümelerinin tedavisinde oldukça etkin bir şekilde kullanılır. Özellikle 80 gram ve üzeri boyuttaki prostatlarda diğer kapalı prostat ameliyatı yöntemlerinin etkinliği düşük olduğu için, Holep yöntemi daha fazla tercih edilir. Holep yöntemi ile yapılan ameliyatlarda idrar tutmayı sağlayan sfinkter adı verilen yapı, müdahale edilen alanın dışında kalır. Sfinkter yapısı ameliyat esnasında korunduğu için ameliyat sonrası idrar kaçırma problemi yaşanmamaktadır. Holep lazer enerjisinin etkilediği doku derinliği çok azdır. Bu nedenle prostatın dışında seyreden ve ereksiyonu (sertleşmeyi) sağlayan sinirleri etkilememekte, dolayısıyla ameliyat sonrası cinsel işlev bozukluğu gibi sorunlar görülmemektedir. Diğer ameliyat tekniklerine göre Holep yönteminde kanama oldukça az görülür. Prostat dokusu çıkarılırken onu besleyen damarlar lazer enerjisi ile yakıldığı için kanama nerdeyse hiç olmamaktadır. Prostat dokusunun kapsülü dışında kalan kısmının tamamı çıkarıldığı için Holep ameliyatı sonrası hastalığın tekrarlama riski neredeyse yok denecek kadar azdır. Holep yöntemiyle yapılan operasyon sonrasında sonda kalış süresi ve hastanede yatış zamanı daha kısa sürmektedir. Hastalar konforlu ve hızlı bir iyileşme süreci yaşayarak erken dönemde günlük yaşantılarına dönebilir. Holep yöntemi ile prostat ameliyatı herhangi bir kesi yapılmadan idrar kanalından bir endoskop vasıtasıyla girilerek yapılır. Lazer yardımıyla kapsülünden ayrılan prostat dokusu daha sonra idrar torbasının içinde çok küçük parçalara ayrılarak dışarı alınmaktadır. Bu işlem aslında açık prostat ameliyatı ile benzer prensiplere göre yapılır. Ancak açık prostat ameliyatından farklı olarak herhangi bir kesi olmaksızın tamamen kapalı olarak gerçekleştirilir. Açık prostat ameliyatına göre kanama miktarı çok daha az olmakta, sonda kalış süresi ve hastanede yatış zamanı daha kısa sürmektedir. Hastalar açık ameliyata göre çok daha konforlu ve hızlı bir iyileşme süreci yaşayarak erken dönemde günlük yaşantılarına dönebilir. Geniş görüş altında direk gözle görülerek yapıldığı için içeride hiç doku kalmamakta, dolayısıyla açık prostat ameliyatına göre daha iyi sonuçlar elde edilmektedir" diye konuştu.
FACEBOOK YORUMLAR