Obezitenin ölümcüllüğü sigarayı geçiyor

Genel Cerrah Dr. Mehmet Saraç, "Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yapılan belirlemelerde önlenebilir ölüm sıkılığı arasında ikinci sırada obezite yer almaktadır. Bunun birinci sırasında sigara vardır. Son zamanlarda sigaranın insanlar tarafından içmesinin azalması, ama obezitenin sıklığının artmasıyla beraber artık obezite birinci sıraya doğru ilerlemekte" dedi.

Obezite hastalığıyla ilgili görüşlerini bildiren Malatya Gözde Hastanesi Genel Cerrahı Dr Mehmet Saraç, yeni tip korona virüs pandemi döneminde özellikle de karantina uygulamalarında diyete ve egzersizlere daha fazla dikkat edilmesi yönünde uyarılarda bulundu.

Evde kalınan süre içerisinde diyet ve egzersiz önerisinde bulunan Genel Cerrah Dr. Mehmet Saraç, "Korona virüsten karantina ve kısıtlamalar nedeniyle insanlar evlerinde ikamet etmekte. Daha ziyade evlerinde vakit geçirmekte. Bu süreçte, insanları obeziteye yönlendirebilmekte. Bu nedenle mümkün olduğunca evimizde geçirdiğimiz süre içerisinde hareketli olmalıyız. Yapabileceğimiz bütün fiziksel aktiviteleri yapmalıyız. Mümkün olduğunca dengeli beslenmeliyiz. Karbonhidrattan az beslenip, eforumuzu daha da arttırmamız lazım. Çünkü eskiye göre artık dışarılarda çok vakit geçiremediğimiz için mümkün olduğunca evde kalorimizi harcayabilecek egzersizlerimizi yapmamız gerekmektedir" İfadelerini kullandı.

Sigaranın obezitenin geri planında kaldığına dikkat çeken Saraç, "Obezite bugün günümüzde çok ciddi bir sağlık problemi. Dünya sağlık örgütü tarafından yapılan belirlemelerde önlenebilir ölüm sıkılığı arasında ikinci sırada obezite yer almaktadır. Bunun birinci sırasında sigara vardır. Son zamanlarda sigaranın insanlar tarafından içmesinin azalması, ama obezitenin sıklığının artmasıyla beraber artık obezite birinci sıraya doğru ilerlemekte. Obezite de en büyük risk faktörü, yaşam faktörüdür. Biz ne kadar fazla yememize içmemize özen göstermiyorsak o kadar fazla kilo alma ihtimaliniz var ve o kadar miktarda fazla obez olabiliyoruz. Günümüzde obezite birçok hastalığa sebep olmakta. Kalp hastalıklarında tutunda, solunum hastalıkları, eklem rahatsızlıkları, çeşitli kanserler, özellikle bayanlarda meme kanseri risklerine kadar arttırabilmekte. Ölüm sıkılığını arttırmakta. Vücut kitle endeksi normal olan bir erkeğin obez bir erkeğe göre 7 yıl daha uzun yaşadığı fark edilmiş. Bayanlarda da yine aynı şekilde. Obez olmamak için diyetimize özen göstermeliyiz. Abur cuburlardan kilo yapıcı gıdalardan uzak durmalıyız" şeklinde konuştu.

Obezite tedavisinde ameliyat kısmına değinen Saraç, "Biz genel cerrahi olarak obezitenin genel cerrahi kısmına bakıyoruz. Kişinin vücut kitle endeksine göre cerrahi kısmını değerlendiriyoruz. Vücut kitle endeksi bir kişinin 35-40 arası ise ek hastalıklarınız varsa, yandaş hastalıklar dediğimiz işte solunum sistemi hastalıkları, uyku apnesi gibi problemler varsa, hastalarımızın obezite ameliyatını yaptırabilirsiniz. Eğer vücut kitle endeksi 40 ve üzerinde ise ve ek hastalığınız da yoksa yine hastalarımıza obezite ameliyatı yapabiliyoruz. Tüp mide ameliyatı ve gastrit baypas ameliyatları günümüzde yoğun anlamda yapılıyor. Tüp mide ameliyatında genel olarak hastamızın midesinin 4/3 kadar bir kısmı çıkarılıp mide hacmi küçültülüyor. Aynı zamanda mide hormonunun, iştah açıcı hormonun midede salgılandığı kısımda çıkarıldığı için insanların acıkma, iştah duyguları da baskılanıyor. Gastrit baypas ameliyatında da aynı zamanda mide hacmi küçültülüp midenin ince bağırsaklara giden yolu değiştirilerek emilim miktarı da azaltılabiliyor. Bugün için benim bütün kişilerden isteyeceğim şey, evde kaldıkları süre içerisinde mümkün olduğunca diyetlerine özen göstermeleri, mümkün olduğunca efor harcaya bilecekleri egzersizleri yaparak kalorilerini harcamalarını istiyorum" diye konuştu.