"Mersin net ihracatçı bir kenttir"
MTSO Başkanı Ayhan Kızıltan, Mersin ihracatının 3'üncü çeyrekte yüzde 4 artışla 2 milyar 200 milyon dolara ulaştığını belirterek, "İhracatı her zaman ithalatından fazla olan Mersin, bir kez daha net ihracatçı bir kent olduğunu gösterdi.
23 Kasım 2020 - 12:00
Türkiye genelinde yüzde 2'lik bir payla en çok vergi veren 5'inci kentiz. Eğer vergi bir ekonomik gösterge ise bizce Mersin Türkiye'nin en büyük ilk 5 ekonomisi içindedir" dedi.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, korona virüs (Covid-19) sürecinde son ekonomik gelişmeleri ve Mersin'in ulaştığı noktayı, yaptığı yazılı açıklamayla değerlendirdi. Sağlıkta olduğu gibi ekonomide de Covid ile mücadelenin devam ettiğine işaret eden Kızıltan, pandemi sürecinin ekonomide başlı başına büyük bir etkiye neden olduğunu kaydetti. 2020 Mart ayı başında yaşanan ekonomideki kapanmamanın haziran ayında piyasaların nispeten açılmasıyla bir toparlanma sürecine girdiğini belirten Kızıltan, "Ancak, sorun gerçekten büyük ve hala ciddi bir şekilde devam ediyor. Bundan dolayı ekonomimize katkı verecek bir büyüme beklentisinde bulunmak zor ama makro ve mikro göstergelerde toparlanmayı net şekilde görüyoruz. Sanayi üretimi artıyor, kapasite oranları artıyor. Bu da üretimin olduğunu ve devam ettiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.
İş dünyası olarak geleceğe her zaman umutla bakan bir camia olduklarını dile getiren Kızıltan, "Mücadele bizim günlük hayatımızın bir parçası. Bu mücadeleyi de her şeye rağmen en güzel şekilde veriyoruz. Ancak, gerek ulusal gerekse küresel anlamda yaşanan bu zorlukları atlatmak için her zaman dile getirdiğimiz var olan potansiyellerimizi harekete geçirmek için birçok ev ödevimiz olduğunu da görmek zorundayız. Yapısal reform denen konuya odaklanmak zorundayız ki, bu sadece ekonomik önlem ve girişimlerle sınırlı değil, işin bir yönü de hukuk konusudur. Demokratik, laik, evrensel değerlere inanan, temelinde evrensel hukuk olan bir devlet olabilmenin değerini ve gücünü bilmeliyiz ve bu değerleri daha çok desteklemeliyiz, çünkü bu, güven oluşturan bir konudur. Bu anlamda son günlerde gündeme gelen hukuk ve adalet reformunu önemsiyoruz. Bunun sorunlarımızın çözümünde en az ekonomik önlemler kadar önemli ve etkili olduğunu düşünüyoruz" dedi.
Bu süreçte Mersin'in ekonomik verilerini de paylaşan Kızıltan, bu rakamların umutları artırdığını vurguladı. Mersin olarak yılın 3'üncü çeyreğinde ihracatta yüzde 4'lük bir artış olduğunu ve ihracatın daha 2020 yılını tamamlamadan 2 milyar 200 milyon doları gördüğünü ifade eden Kızıltan, şöyle devam etti: "İhracatı her zaman ithalatından fazla olan Mersin, bir kez daha net ihracatçı bir kent olduğunu gösterdi. Sanayi üretiminde yılın 2'nci çeyreğinde sıkıntılar yaşansa da 3'üncü çeyrekte Mersin olarak önemli bir toparlanma yaşadık ve sanayi üretiminin bu ihracat artışında önemli bir katkısı oldu. Mersin olarak sanayi sektöründe enerji tüketiminde yüzde 33'lük bir artış gördük. Bu da Mersin'in sadece tarım, lojistik ve dış ticaret kenti değil, aynı zamanda sanayi kenti olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Mersin'de kurulan firma sayısında artış görüyoruz. Kapanan firma sayısında azalma görüyoruz. Dinamik bir ekonomiye sahibiz. Vergi tahsilatında Türkiye genelinde yüzde 2'lik bir payla en çok vergi veren 5'inci kentiz. Eğer vergi bir ekonomik gösterge ise bizce Mersin Türkiye'nin en büyük ilk 5 ekonomisi içinde demektir. Yılın ilk 9 ayında ilimiz bütçe gelirleri yüzde 24 artmış ve 14 milyar olmuş; bütçe giderleri ise 7,6 milyarda kalmıştır. Yani, Mersin her anlamda aldığından fazlasını ülkesine veren, katma değer oluşturan bir kent olmuştur. Mersin olarak ülkemize sosyal ve ekonomik tüm sorunlarımıza omuz veren, destek olan bir kent olmaktan gurur duyuyoruz. Ancak, Mersinliler ve Mersin iş dünyası olarak eğer yarım kalan veya planlanan makro yatırımlar tamamlanırsa ülkemize çok daha büyük katkılar vereceğimize inanıyoruz."
Sanayi alanında bu olumlu göstergelere rağmen, hizmetler sektöründe yeni Covid önlemlerinin zaten kötü durumda olan işletmeleri durma noktasına getirdiğine dikkat çeken Kızıltan, "Toparlanmaya fırsat bulamayan işletmeler, yeniden kısıtlı çalışma veya kapanma noktasına geleceklerdir. Turizm sektörü burada başı çeken sektördür. Kredilere ulaşmak büyük bir sorun olsa da sadece kredilerle de sorun çözülecek gibi görünmüyor. Bu kesime devlet doğrudan maddi destek yapmalıdır" ifadelerini kullandı.
Geçen günlerde yapılan TOBB Türkiye Ekonomi Şurasında Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'nun Mersin Ana Konteyner Limanı ile ilgili çalışmaların devam ettiğini söylediğini anımsatan Kızıltan, şunları kaydetti:
"Bu yeni Ana Konteyner Limanı Mersin ve bölge için gerçekten çok önemli. Mersin Doğu Akdeniz'in en etkin limanı konumundadır ve ülkemizin Akdeniz'deki rekabeti ve üstünlüğü için hayati bir noktadır. Lojistik ve dış ticareti ülkenin stratejik sektörü kabul eden bir Türkiye için bu yatırım vazgeçilmezdir, elzemdir. Geciktirilmesi ülkenin zenginliğinin ötelenmesidir. Ulaştırma ve Altyapı Bakanımızın konuya olan ilgisi bizleri mutlu etmiştir. Öte yandan artık bir yılan hikayesine dönen ve zaman zaman umutların tükendiği Çukurova Havalimanı konusunda Cumhurbaşkanımızın koyduğu son nokta gerçekten Mersin ve Adana adına, tüm Çukurova adına en mutlu haber olmuştur. 20 Kasım Cuma itibariyle Çukurova Havalimanının üst yapı ihalesi yapılmıştır. Önemli olan potansiyeller değil, bu potansiyelleri ertelemeden harekete geçirmektir. Ülkemizin boşa geçirecek zamanı yoktur. Daha çok çalışmak, daha çok üretmek, daha katma değerli işler yapmak, insanımıza iş ve aş vermek, gençlerimizi ekonomiye entegre etmek, kadınlarımızı ekonominin ve üretimin parçası yapmak, dijital ekonomiye geçişi tamamlamak, temelinde pozitif bilimler olan, sorgulayan, analitik bir eğitim sistemini kurmak başta olmak üzere ne çok ev ödevimiz var. Biz iş dünyası olarak elimizi taşın altına sokmaya hazırız, yeter ki sesimize kulak verilsin, yeter ki bu sorunların çözümünde en önemli paydaş olduğumuz unutulmasın."
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, korona virüs (Covid-19) sürecinde son ekonomik gelişmeleri ve Mersin'in ulaştığı noktayı, yaptığı yazılı açıklamayla değerlendirdi. Sağlıkta olduğu gibi ekonomide de Covid ile mücadelenin devam ettiğine işaret eden Kızıltan, pandemi sürecinin ekonomide başlı başına büyük bir etkiye neden olduğunu kaydetti. 2020 Mart ayı başında yaşanan ekonomideki kapanmamanın haziran ayında piyasaların nispeten açılmasıyla bir toparlanma sürecine girdiğini belirten Kızıltan, "Ancak, sorun gerçekten büyük ve hala ciddi bir şekilde devam ediyor. Bundan dolayı ekonomimize katkı verecek bir büyüme beklentisinde bulunmak zor ama makro ve mikro göstergelerde toparlanmayı net şekilde görüyoruz. Sanayi üretimi artıyor, kapasite oranları artıyor. Bu da üretimin olduğunu ve devam ettiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.
İş dünyası olarak geleceğe her zaman umutla bakan bir camia olduklarını dile getiren Kızıltan, "Mücadele bizim günlük hayatımızın bir parçası. Bu mücadeleyi de her şeye rağmen en güzel şekilde veriyoruz. Ancak, gerek ulusal gerekse küresel anlamda yaşanan bu zorlukları atlatmak için her zaman dile getirdiğimiz var olan potansiyellerimizi harekete geçirmek için birçok ev ödevimiz olduğunu da görmek zorundayız. Yapısal reform denen konuya odaklanmak zorundayız ki, bu sadece ekonomik önlem ve girişimlerle sınırlı değil, işin bir yönü de hukuk konusudur. Demokratik, laik, evrensel değerlere inanan, temelinde evrensel hukuk olan bir devlet olabilmenin değerini ve gücünü bilmeliyiz ve bu değerleri daha çok desteklemeliyiz, çünkü bu, güven oluşturan bir konudur. Bu anlamda son günlerde gündeme gelen hukuk ve adalet reformunu önemsiyoruz. Bunun sorunlarımızın çözümünde en az ekonomik önlemler kadar önemli ve etkili olduğunu düşünüyoruz" dedi.
Bu süreçte Mersin'in ekonomik verilerini de paylaşan Kızıltan, bu rakamların umutları artırdığını vurguladı. Mersin olarak yılın 3'üncü çeyreğinde ihracatta yüzde 4'lük bir artış olduğunu ve ihracatın daha 2020 yılını tamamlamadan 2 milyar 200 milyon doları gördüğünü ifade eden Kızıltan, şöyle devam etti: "İhracatı her zaman ithalatından fazla olan Mersin, bir kez daha net ihracatçı bir kent olduğunu gösterdi. Sanayi üretiminde yılın 2'nci çeyreğinde sıkıntılar yaşansa da 3'üncü çeyrekte Mersin olarak önemli bir toparlanma yaşadık ve sanayi üretiminin bu ihracat artışında önemli bir katkısı oldu. Mersin olarak sanayi sektöründe enerji tüketiminde yüzde 33'lük bir artış gördük. Bu da Mersin'in sadece tarım, lojistik ve dış ticaret kenti değil, aynı zamanda sanayi kenti olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Mersin'de kurulan firma sayısında artış görüyoruz. Kapanan firma sayısında azalma görüyoruz. Dinamik bir ekonomiye sahibiz. Vergi tahsilatında Türkiye genelinde yüzde 2'lik bir payla en çok vergi veren 5'inci kentiz. Eğer vergi bir ekonomik gösterge ise bizce Mersin Türkiye'nin en büyük ilk 5 ekonomisi içinde demektir. Yılın ilk 9 ayında ilimiz bütçe gelirleri yüzde 24 artmış ve 14 milyar olmuş; bütçe giderleri ise 7,6 milyarda kalmıştır. Yani, Mersin her anlamda aldığından fazlasını ülkesine veren, katma değer oluşturan bir kent olmuştur. Mersin olarak ülkemize sosyal ve ekonomik tüm sorunlarımıza omuz veren, destek olan bir kent olmaktan gurur duyuyoruz. Ancak, Mersinliler ve Mersin iş dünyası olarak eğer yarım kalan veya planlanan makro yatırımlar tamamlanırsa ülkemize çok daha büyük katkılar vereceğimize inanıyoruz."
Sanayi alanında bu olumlu göstergelere rağmen, hizmetler sektöründe yeni Covid önlemlerinin zaten kötü durumda olan işletmeleri durma noktasına getirdiğine dikkat çeken Kızıltan, "Toparlanmaya fırsat bulamayan işletmeler, yeniden kısıtlı çalışma veya kapanma noktasına geleceklerdir. Turizm sektörü burada başı çeken sektördür. Kredilere ulaşmak büyük bir sorun olsa da sadece kredilerle de sorun çözülecek gibi görünmüyor. Bu kesime devlet doğrudan maddi destek yapmalıdır" ifadelerini kullandı.
Geçen günlerde yapılan TOBB Türkiye Ekonomi Şurasında Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'nun Mersin Ana Konteyner Limanı ile ilgili çalışmaların devam ettiğini söylediğini anımsatan Kızıltan, şunları kaydetti:
"Bu yeni Ana Konteyner Limanı Mersin ve bölge için gerçekten çok önemli. Mersin Doğu Akdeniz'in en etkin limanı konumundadır ve ülkemizin Akdeniz'deki rekabeti ve üstünlüğü için hayati bir noktadır. Lojistik ve dış ticareti ülkenin stratejik sektörü kabul eden bir Türkiye için bu yatırım vazgeçilmezdir, elzemdir. Geciktirilmesi ülkenin zenginliğinin ötelenmesidir. Ulaştırma ve Altyapı Bakanımızın konuya olan ilgisi bizleri mutlu etmiştir. Öte yandan artık bir yılan hikayesine dönen ve zaman zaman umutların tükendiği Çukurova Havalimanı konusunda Cumhurbaşkanımızın koyduğu son nokta gerçekten Mersin ve Adana adına, tüm Çukurova adına en mutlu haber olmuştur. 20 Kasım Cuma itibariyle Çukurova Havalimanının üst yapı ihalesi yapılmıştır. Önemli olan potansiyeller değil, bu potansiyelleri ertelemeden harekete geçirmektir. Ülkemizin boşa geçirecek zamanı yoktur. Daha çok çalışmak, daha çok üretmek, daha katma değerli işler yapmak, insanımıza iş ve aş vermek, gençlerimizi ekonomiye entegre etmek, kadınlarımızı ekonominin ve üretimin parçası yapmak, dijital ekonomiye geçişi tamamlamak, temelinde pozitif bilimler olan, sorgulayan, analitik bir eğitim sistemini kurmak başta olmak üzere ne çok ev ödevimiz var. Biz iş dünyası olarak elimizi taşın altına sokmaya hazırız, yeter ki sesimize kulak verilsin, yeter ki bu sorunların çözümünde en önemli paydaş olduğumuz unutulmasın."
FACEBOOK YORUMLAR