Mersin Kent Konseyi, pandemi sürecinde kadına şiddetteki artışa dikkat çekti
Mersin Kent Konseyi Kadın ve Siyaset Komisyonunun düzenlediği toplantıda, pandemi günlerinde kadına yönelik şiddetteki artışın endişe verici boyutlara ulaştığına dikkat çekildi.
04 Eylül 2020 - 17:22
Mersin Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Şerife Hasoğlu Dokucu, pandemi sürecinde kadın sığınma evinin tamamen dolduğunu söylerken, MERKAM Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Duygu Vefikuluçay Yılmaz da kadınların pandemi sürecinde, kendilerine şiddet uygulayan erkeklerle daha fazla vakit geçirmek zorunda kaldıklarını belirtti.
Mersin Kent Konseyi, pandemi sürecinde ülke genelinde gözlemlenen kadına yönelik şiddet vakalarının artışına ilişkin toplantı düzenledi. Pandemi sürecinde kadına şiddet vakalarının artışı ve bu sorunun Mersin'e yansımalarının değerlendirildiği toplantıda, kadına yönelik şiddetle mücadele için kurumların daha fazla koordine olması gerekliliği üzerinde duruldu. Kongre ve Sergi Sarayı Kent Konseyi salonunda gerçekleştirilen toplantıya Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Mersin İl Emniyet Müdürlüğü, Mersin Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (MERKAM), Mersin Barosu Kadın Hakları ve Çocuk Merkezi yetkilileri katılarak bilgi aktardı. Mersin Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi, Basın ve Yayın Dairesi, Muhtarlık İşleri Dairesi başkanları da kurumlarca yapılan hizmetleri anlattı.
"BELEDİYEMİZİN KADIN ÖNCELİKLİ POLİTİKALARI VAR"
Mersin Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Koordinatörü Duygu Canova, toplantıda yaptığı konuşmada, "Belediyemizin kadın öncelikli politikaları var. Başkanımız Vahap Seçer, seçim öncesinde de göreve geldikten sonra da kadın politikaları yönünde söylediklerini çok ciddi eylemlere dönüştürdü. Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığının kurulması başlı başına bu anlamda bir adımdı. Kadına destek verecek kooperatiflerin kurulması, eğitimlerin verilmesi yaptığımız her şeyde sürdürülebilirliği öngörüyoruz. Biz dilimizde de haberlerimizde de kadın ya da toplum, insan odaklı dili ve anlayışı sergilemeye çalışıyoruz" dedi.
"ELİMİZDEN GELDİĞİNCE KADINLARI İŞ HAYATINA YÖNELTMEYE ÇALIŞIYORUZ"
Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Şerife Hasoğlu Dokucu da Büyükşehir Belediyesinin bir sığınma evinin olduğunu ve pandemiden önce boşken pandemi süresinde tamamen dolduğunu, çok sayıda çocuklu kadının sığınma talebiyle kendilerine başvurduğunu söyledi. Gizli kalmak koşuluyla sığınma evinde kalan kadınlara istihdam oluşturulduğunu ifade eden Dokucu, "Zihinsel bir engeli yoksa elimizden geldiğince kadınları iş hayatına yöneltmeye çalışıyoruz. Belediyenin olanaklarından da tabii ki bu anlamda yararlanmaya çalışıyoruz. Üretici kadın pazarları açıyoruz. Üretici kadın pazarlarında da bu kadınlarımıza yer vermek bizim birinci tercihimiz olacak. Pandemi boyunca tele terapi, psikolojik terapi, yüz yüze terapi, hukuki danışmanlık desteği verdik. Şu anda da kadınlara ve çocuklara mahremiyet eğitimlerini ekleyerek devam ediyoruz" diye konuştu.
"ŞİDDET GÖREN KADIN TEK TUŞLA KONUMUNU POLİSE BİLDİREBİLİR"
Mersin İl Emniyet Müdürlüğü temsilcisi Komiser Tuba Kulak ise kadınların ve çocukların maruz kaldığı şiddet, taciz gibi eylemleri engellemek için tasarlanan resmi bir uygulama olan Kadın Acil Destek İhbar Sistemi (KADES) ile ilgili bilgilendirmede bulundu. Kulak, kadınların ihtiyaç anında cihaz konum bilgisini açarak bir tuşla Polis İmdat Acil Çağrı Merkezine yardım çağrısı yaptığını ve olay yerine en yakın ekip veya devriyenin sevk edilerek olaya müdahalesinin sağlandığını söyledi. Kulak, "Maalesef biz de emniyet olarak en son aşamayız. Kadın bize geldikten sonra bizim çok fazla yapabilecek bir şeyimiz kalmıyor. Gelmeden neler yapabilmeliyiz aslında bunu konuşmamız lazım. Bize gelip 'koruyucu, önleyici tedbir kararı istiyorum' dediği an biz kadınların istediğini yapıyoruz. Sığınma talebi varsa kadın konuk evine götürüyoruz, önleyici tedbir istiyorsa önleyici tedbir kararı çıkartıyoruz. İçişleri Bakanının talimatıyla tüm emniyet personeline eğitim vermeyi planlıyoruz. Şu an eğitim verdiğimiz personelimizin sayısı 4 bin. Yıl sonuna kadar tüm personelin eğitim almasını planlıyoruz" ifadelerini kullandı.
"MAĞDURLARI ELE ALIYORUZ AMA UYGULAYICILARI DA ELE ALMALIYIZ"
MERKAM Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Duygu Vefikuluçay Yılmaz, şiddetle ilgili ne okunursa okunsun çözüm önerilerinin altında mağdurların ele alındığını ama uygulayıcıların da ele alınması gerektiğini ifade etti. Yılmaz, "Biz MERKAM olarak psikologlarımız, psikiyatri hemşirelerimiz, psikiyatristlerimizle bunu çok rahat yapabiliriz. Aile iletişimi ile ilgili terapiler, dramalar olabilir. Çok güzel programlar yapılabilir. Taradığımız kaynaklara baktığımızda gerçekten salgın sürecinde kadınlar kendilerine şiddet uygulayan bireylerle aynı evde daha çok yaşamak zorunda kaldılar. Bu kadınlara şiddeti arttırdığı gibi çocuklar da bu şiddete maalesef tanıklık etti. Bununla ilgili anketlerimizi online olarak yapıyoruz. Sonuçlarını daha sonraki toplantılarda üzülerek paylaşacağız" diye konuştu.
"KADINLAR EĞİTİLİYOR AMA ERKEKLER HEP AYNI YERDE"
MERKAM olarak Mersin Üniversitesinde cinsel taciz komisyonunu, işyeri şiddeti ile ilgili komisyonların kurulduğunu kaydeden Yılmaz, "Toplumsal cinsiyet eşitliği, kadına yönelik şiddette önemli bir adımdır. Bununla ilgili ders açtık. Bütün öğrencilerimiz bu dersi alıyorlar. Kadınlar eğitiliyor ama erkekler hep aynı yerde. Burada şiddetle ilgili erkeklere yönelik eğitimler vermeliyiz. MERKAM olarak eğitim alanında her türlü desteği vermeye hazırız" şeklinde konuştu.
"ŞİDDETİN KAYNAĞINA YÖNELİK ÇÖZÜMLER ÜRETİLMELİ"
Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Şirin Güner de özellikle şiddetin kaynağına yönelik araştırmalar yapılması gerektiğini dile getirdi. Güner, "Şiddetin kaynağı ekonomik mi, öfke kontrolü mü, yoksa şiddete mi eğilimli, cinsel sorunlar mı; bunların hepsinin araştırılıp onlara yönelik çözümler üretilmeli. Ancak o zaman şiddeti önleyebileceğimizi düşünüyorum. Tabii ki, bunun başında eğitim geliyor. Mersin Barosu olarak gönüllük esasıyla davaları takip ediyoruz" dedi.
Mersin Kent Konseyi, pandemi sürecinde ülke genelinde gözlemlenen kadına yönelik şiddet vakalarının artışına ilişkin toplantı düzenledi. Pandemi sürecinde kadına şiddet vakalarının artışı ve bu sorunun Mersin'e yansımalarının değerlendirildiği toplantıda, kadına yönelik şiddetle mücadele için kurumların daha fazla koordine olması gerekliliği üzerinde duruldu. Kongre ve Sergi Sarayı Kent Konseyi salonunda gerçekleştirilen toplantıya Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Mersin İl Emniyet Müdürlüğü, Mersin Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (MERKAM), Mersin Barosu Kadın Hakları ve Çocuk Merkezi yetkilileri katılarak bilgi aktardı. Mersin Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi, Basın ve Yayın Dairesi, Muhtarlık İşleri Dairesi başkanları da kurumlarca yapılan hizmetleri anlattı.
"BELEDİYEMİZİN KADIN ÖNCELİKLİ POLİTİKALARI VAR"
Mersin Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Koordinatörü Duygu Canova, toplantıda yaptığı konuşmada, "Belediyemizin kadın öncelikli politikaları var. Başkanımız Vahap Seçer, seçim öncesinde de göreve geldikten sonra da kadın politikaları yönünde söylediklerini çok ciddi eylemlere dönüştürdü. Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığının kurulması başlı başına bu anlamda bir adımdı. Kadına destek verecek kooperatiflerin kurulması, eğitimlerin verilmesi yaptığımız her şeyde sürdürülebilirliği öngörüyoruz. Biz dilimizde de haberlerimizde de kadın ya da toplum, insan odaklı dili ve anlayışı sergilemeye çalışıyoruz" dedi.
"ELİMİZDEN GELDİĞİNCE KADINLARI İŞ HAYATINA YÖNELTMEYE ÇALIŞIYORUZ"
Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Şerife Hasoğlu Dokucu da Büyükşehir Belediyesinin bir sığınma evinin olduğunu ve pandemiden önce boşken pandemi süresinde tamamen dolduğunu, çok sayıda çocuklu kadının sığınma talebiyle kendilerine başvurduğunu söyledi. Gizli kalmak koşuluyla sığınma evinde kalan kadınlara istihdam oluşturulduğunu ifade eden Dokucu, "Zihinsel bir engeli yoksa elimizden geldiğince kadınları iş hayatına yöneltmeye çalışıyoruz. Belediyenin olanaklarından da tabii ki bu anlamda yararlanmaya çalışıyoruz. Üretici kadın pazarları açıyoruz. Üretici kadın pazarlarında da bu kadınlarımıza yer vermek bizim birinci tercihimiz olacak. Pandemi boyunca tele terapi, psikolojik terapi, yüz yüze terapi, hukuki danışmanlık desteği verdik. Şu anda da kadınlara ve çocuklara mahremiyet eğitimlerini ekleyerek devam ediyoruz" diye konuştu.
"ŞİDDET GÖREN KADIN TEK TUŞLA KONUMUNU POLİSE BİLDİREBİLİR"
Mersin İl Emniyet Müdürlüğü temsilcisi Komiser Tuba Kulak ise kadınların ve çocukların maruz kaldığı şiddet, taciz gibi eylemleri engellemek için tasarlanan resmi bir uygulama olan Kadın Acil Destek İhbar Sistemi (KADES) ile ilgili bilgilendirmede bulundu. Kulak, kadınların ihtiyaç anında cihaz konum bilgisini açarak bir tuşla Polis İmdat Acil Çağrı Merkezine yardım çağrısı yaptığını ve olay yerine en yakın ekip veya devriyenin sevk edilerek olaya müdahalesinin sağlandığını söyledi. Kulak, "Maalesef biz de emniyet olarak en son aşamayız. Kadın bize geldikten sonra bizim çok fazla yapabilecek bir şeyimiz kalmıyor. Gelmeden neler yapabilmeliyiz aslında bunu konuşmamız lazım. Bize gelip 'koruyucu, önleyici tedbir kararı istiyorum' dediği an biz kadınların istediğini yapıyoruz. Sığınma talebi varsa kadın konuk evine götürüyoruz, önleyici tedbir istiyorsa önleyici tedbir kararı çıkartıyoruz. İçişleri Bakanının talimatıyla tüm emniyet personeline eğitim vermeyi planlıyoruz. Şu an eğitim verdiğimiz personelimizin sayısı 4 bin. Yıl sonuna kadar tüm personelin eğitim almasını planlıyoruz" ifadelerini kullandı.
"MAĞDURLARI ELE ALIYORUZ AMA UYGULAYICILARI DA ELE ALMALIYIZ"
MERKAM Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Duygu Vefikuluçay Yılmaz, şiddetle ilgili ne okunursa okunsun çözüm önerilerinin altında mağdurların ele alındığını ama uygulayıcıların da ele alınması gerektiğini ifade etti. Yılmaz, "Biz MERKAM olarak psikologlarımız, psikiyatri hemşirelerimiz, psikiyatristlerimizle bunu çok rahat yapabiliriz. Aile iletişimi ile ilgili terapiler, dramalar olabilir. Çok güzel programlar yapılabilir. Taradığımız kaynaklara baktığımızda gerçekten salgın sürecinde kadınlar kendilerine şiddet uygulayan bireylerle aynı evde daha çok yaşamak zorunda kaldılar. Bu kadınlara şiddeti arttırdığı gibi çocuklar da bu şiddete maalesef tanıklık etti. Bununla ilgili anketlerimizi online olarak yapıyoruz. Sonuçlarını daha sonraki toplantılarda üzülerek paylaşacağız" diye konuştu.
"KADINLAR EĞİTİLİYOR AMA ERKEKLER HEP AYNI YERDE"
MERKAM olarak Mersin Üniversitesinde cinsel taciz komisyonunu, işyeri şiddeti ile ilgili komisyonların kurulduğunu kaydeden Yılmaz, "Toplumsal cinsiyet eşitliği, kadına yönelik şiddette önemli bir adımdır. Bununla ilgili ders açtık. Bütün öğrencilerimiz bu dersi alıyorlar. Kadınlar eğitiliyor ama erkekler hep aynı yerde. Burada şiddetle ilgili erkeklere yönelik eğitimler vermeliyiz. MERKAM olarak eğitim alanında her türlü desteği vermeye hazırız" şeklinde konuştu.
"ŞİDDETİN KAYNAĞINA YÖNELİK ÇÖZÜMLER ÜRETİLMELİ"
Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Şirin Güner de özellikle şiddetin kaynağına yönelik araştırmalar yapılması gerektiğini dile getirdi. Güner, "Şiddetin kaynağı ekonomik mi, öfke kontrolü mü, yoksa şiddete mi eğilimli, cinsel sorunlar mı; bunların hepsinin araştırılıp onlara yönelik çözümler üretilmeli. Ancak o zaman şiddeti önleyebileceğimizi düşünüyorum. Tabii ki, bunun başında eğitim geliyor. Mersin Barosu olarak gönüllük esasıyla davaları takip ediyoruz" dedi.
FACEBOOK YORUMLAR