Mersin'de Çevre Sempozyumu başladı
Mersin Çevre Platformu'nun öncülüğünde Mersin Büyükşehir Belediyesinin destekleriyle düzenlenen 'Çevre Sempozyumu' başladı. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Dr. Bülent...
24 Kasım 2024 - 13:50
Mersin Çevre Platformu'nun öncülüğünde Mersin Büyükşehir Belediyesinin destekleriyle düzenlenen 'Çevre Sempozyumu' başladı. Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Dr. Bülent Halisdemir, 3 gün sürecek sempozyumun açılışında, Mersin İli Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı'nı hazırladıklarını belirterek, "Mersin'de iklim değişikliğine neden olan tüm etmenler masaya yatırıldı ve bu etmenlerin boyutları ortaya çıkartıldı" dedi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi çevresel farkındalık oluşturmak amacıyla düzenlenen birçok etkinliğe destek olmayı sürdürüyor. Mersin Çevre Platformu'nun 'Tüm Canlıların Yaşamı İçin Çevremizi Koruyalım' başlığıyla düzenlediği ve Büyükşehir Belediyesinin de desteklediği Çevre Sempozyumu başladı. Mersin Mimarlar Odası'nda düzenlenen ve 3 gün sürecek sempozyumunun ilk gününde; iklim krizinin mevcut durumu, su kaynaklarındaki azalma ve alınması gereken önlemler, hava ve toprak kirliliğinin kentteki yansımaları, plansız kentleşme, kentteki ağaçlandırma ve biyoçeşitliliğin önemi, sanayileşmenin doğaya verdiği zararlar ve kirlilik, plastik kirliliği gibi konular alanında uzman akademisyenler tarafından ele alındı.
"Mersin İli Sürdürülebilir Enerji Ve İklim Eylem Planı'nı hazırladık"
Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Dr. Bülent Halisdemir, Büyükşehir Belediyesi olarak çevre konularında hassasiyet gösterdiklerini ifade etti. Bu konularda bütün iyileştirmeleri ve yapılması gerekenleri yerine getirdiklerini belirten Halisdemir, "İklim değişiyor ve bu değişimi durdurma şansımız yok. Ancak bu değişimin olumsuz etkilerine karşı dirençli bir şehir elde etme gibi bir misyonumuz var. İklim değişikliğinin etkilerini azaltma ve uyum sağlama yönünde birçok çalışma yapıyoruz. Bu kapsamda Mersin İli Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı'nı hazırladık. Sera gazı emisyon envanterini çıkarttık ve raporladık. Bu çok değerli bir çalışma. Mersin'de iklim değişikliğine neden olan tüm etmenler masaya yatırıldı ve bu etmenlerin boyutları ortaya çıkartıldı" şeklinde konuştu.
"Mersin'de yeşil aksın mutlaka artırılması gerekiyor"
Alınması gereken önlemlerde Büyükşehir Belediyesinin yanı sıra tüm kamu kurum ve kuruluşlarının üzerine düşen görevler olduğunun altını çizen Halisdemir, "Biz bu raporlar rafta kalmasın diye üzerimize düşen kısımlarıyla mücadelemizi sürdürüyoruz. Mersin'de yeşil aksın mutlaka artırılması gerekiyor. Biz bunu karbon yutağı olarak görüyoruz. Bugüne kadar binlerce fidan dikimi gerçekleştirdik, yeşil alanların artırılması için çalışmalar yaptık. Yeşil alanların artırılması için imar çalışmalarında özellikle hassasiyet gösteriyoruz" dedi.
"Her gün yaklaşık 2 bin tonun üzerinde atık geliyor"
Kentteki deniz kirliliğinden bahseden Halisdemir, özellikle balık çiftliklerinin deniz kirliliğindeki rolünü anlatarak, önleme noktasında ciddi uğraşlar verdiklerini kaydetti. Deniz denetimi çalışmalarının titizlikle yapıldığını ifade eden Halisdemir, "Mersin ilinin atıklarını yönetiyoruz. Her gün yaklaşık 2 bin tonun üzerinde atık geliyor. Bu atıklardan yaklaşık 80 bin hanenin aydınlatma elektriğini karşılayacak oranda elektrik üretiyoruz. Bu atıkların içerisinde ambalaj atıkları çok fazla. Bu konuda diğer ilçe belediyelerine yol göstermeye, birlikte hareket etmeye çalışıyoruz. Atıkların kaynakta azaltılması konusunda çalışmalara destek veriyoruz. Kaynağında azaltılmış atıklar, ambalajların geri kazanılması ekonomiye ciddi katkı sağlıyor" diye konuştu.
Mikroplastik kirliliği ile mücadele
Suyun önemine de değinen Halisdemir, SCADA Merkezi'ni tanıtarak, kayıp kaçağı önlemeye çalıştıklarını ifade etti. Yağış rejimlerinin düştüğünü, bundan dolayı tarımın ciddi etkilendiğini belirten Halisdemir kurdukları erken uyarı sistemini de anlattı. Mersin'de ciddi mikroplastik kirliliği tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını vurgulayan Halisdemir, "Bununla ilgili MESKİ şebekelerinde bazı düzenlemelere gidiyoruz. Bariyer sistemini kurmaya başladık. Efrenk Deresi'nde denemesini yaptık. Tutabildiğimiz kadar atık tutarak denizimize karışmaması için elimizden geleni yapacağız" dedi.
"Bilinçlendirme ve eğitim önemli"
Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. İzzet Çalış da dünya genelinde ölümlerin ve hastalıkların yaklaşık yüzde 10'unun çevre kirliliğinin oluşturduğu fiziksel, kimyasal ve biyolojik risklerden kaynaklandığını belirterek, sağlıklı ve yaşanabilir kentler oluşturmada bilinçlendirme ve eğitimin önemli olduğunu vurguladı.
Oturum Başkanı Prof. Dr. Okan Özkaya ise sempozyum boyunca akademisyenler, uzmanlar, çevre gönüllüleri ve katılımcılardan önemli bilgiler alacaklarını kaydetti.
Sempozyuma davetli akademisyenlerden Doç. Dr. Ortaç Onmuş da yaptığı sunumunda, 'Hava Durumu ve İklim Nedir?, Dünyanın İklimi Değişiyor Mu?, İklim Değişikliği Nasıl İzleniyor?, İklim Değişikliğinin Genel Etkileri' konularında detaylı bilgiler verip, hem ülke hem de bölge bazlı değerlendirme yaparak çözüm önerilerinde bulundu.
Mersin Büyükşehir Belediyesi çevresel farkındalık oluşturmak amacıyla düzenlenen birçok etkinliğe destek olmayı sürdürüyor. Mersin Çevre Platformu'nun 'Tüm Canlıların Yaşamı İçin Çevremizi Koruyalım' başlığıyla düzenlediği ve Büyükşehir Belediyesinin de desteklediği Çevre Sempozyumu başladı. Mersin Mimarlar Odası'nda düzenlenen ve 3 gün sürecek sempozyumunun ilk gününde; iklim krizinin mevcut durumu, su kaynaklarındaki azalma ve alınması gereken önlemler, hava ve toprak kirliliğinin kentteki yansımaları, plansız kentleşme, kentteki ağaçlandırma ve biyoçeşitliliğin önemi, sanayileşmenin doğaya verdiği zararlar ve kirlilik, plastik kirliliği gibi konular alanında uzman akademisyenler tarafından ele alındı.
"Mersin İli Sürdürülebilir Enerji Ve İklim Eylem Planı'nı hazırladık"
Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Dr. Bülent Halisdemir, Büyükşehir Belediyesi olarak çevre konularında hassasiyet gösterdiklerini ifade etti. Bu konularda bütün iyileştirmeleri ve yapılması gerekenleri yerine getirdiklerini belirten Halisdemir, "İklim değişiyor ve bu değişimi durdurma şansımız yok. Ancak bu değişimin olumsuz etkilerine karşı dirençli bir şehir elde etme gibi bir misyonumuz var. İklim değişikliğinin etkilerini azaltma ve uyum sağlama yönünde birçok çalışma yapıyoruz. Bu kapsamda Mersin İli Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı'nı hazırladık. Sera gazı emisyon envanterini çıkarttık ve raporladık. Bu çok değerli bir çalışma. Mersin'de iklim değişikliğine neden olan tüm etmenler masaya yatırıldı ve bu etmenlerin boyutları ortaya çıkartıldı" şeklinde konuştu.
"Mersin'de yeşil aksın mutlaka artırılması gerekiyor"
Alınması gereken önlemlerde Büyükşehir Belediyesinin yanı sıra tüm kamu kurum ve kuruluşlarının üzerine düşen görevler olduğunun altını çizen Halisdemir, "Biz bu raporlar rafta kalmasın diye üzerimize düşen kısımlarıyla mücadelemizi sürdürüyoruz. Mersin'de yeşil aksın mutlaka artırılması gerekiyor. Biz bunu karbon yutağı olarak görüyoruz. Bugüne kadar binlerce fidan dikimi gerçekleştirdik, yeşil alanların artırılması için çalışmalar yaptık. Yeşil alanların artırılması için imar çalışmalarında özellikle hassasiyet gösteriyoruz" dedi.
"Her gün yaklaşık 2 bin tonun üzerinde atık geliyor"
Kentteki deniz kirliliğinden bahseden Halisdemir, özellikle balık çiftliklerinin deniz kirliliğindeki rolünü anlatarak, önleme noktasında ciddi uğraşlar verdiklerini kaydetti. Deniz denetimi çalışmalarının titizlikle yapıldığını ifade eden Halisdemir, "Mersin ilinin atıklarını yönetiyoruz. Her gün yaklaşık 2 bin tonun üzerinde atık geliyor. Bu atıklardan yaklaşık 80 bin hanenin aydınlatma elektriğini karşılayacak oranda elektrik üretiyoruz. Bu atıkların içerisinde ambalaj atıkları çok fazla. Bu konuda diğer ilçe belediyelerine yol göstermeye, birlikte hareket etmeye çalışıyoruz. Atıkların kaynakta azaltılması konusunda çalışmalara destek veriyoruz. Kaynağında azaltılmış atıklar, ambalajların geri kazanılması ekonomiye ciddi katkı sağlıyor" diye konuştu.
Mikroplastik kirliliği ile mücadele
Suyun önemine de değinen Halisdemir, SCADA Merkezi'ni tanıtarak, kayıp kaçağı önlemeye çalıştıklarını ifade etti. Yağış rejimlerinin düştüğünü, bundan dolayı tarımın ciddi etkilendiğini belirten Halisdemir kurdukları erken uyarı sistemini de anlattı. Mersin'de ciddi mikroplastik kirliliği tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını vurgulayan Halisdemir, "Bununla ilgili MESKİ şebekelerinde bazı düzenlemelere gidiyoruz. Bariyer sistemini kurmaya başladık. Efrenk Deresi'nde denemesini yaptık. Tutabildiğimiz kadar atık tutarak denizimize karışmaması için elimizden geleni yapacağız" dedi.
"Bilinçlendirme ve eğitim önemli"
Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. İzzet Çalış da dünya genelinde ölümlerin ve hastalıkların yaklaşık yüzde 10'unun çevre kirliliğinin oluşturduğu fiziksel, kimyasal ve biyolojik risklerden kaynaklandığını belirterek, sağlıklı ve yaşanabilir kentler oluşturmada bilinçlendirme ve eğitimin önemli olduğunu vurguladı.
Oturum Başkanı Prof. Dr. Okan Özkaya ise sempozyum boyunca akademisyenler, uzmanlar, çevre gönüllüleri ve katılımcılardan önemli bilgiler alacaklarını kaydetti.
Sempozyuma davetli akademisyenlerden Doç. Dr. Ortaç Onmuş da yaptığı sunumunda, 'Hava Durumu ve İklim Nedir?, Dünyanın İklimi Değişiyor Mu?, İklim Değişikliği Nasıl İzleniyor?, İklim Değişikliğinin Genel Etkileri' konularında detaylı bilgiler verip, hem ülke hem de bölge bazlı değerlendirme yaparak çözüm önerilerinde bulundu.
FACEBOOK YORUMLAR