Devlet Bahçeli'den PKK açıklaması
MHP lideri Bahçeli: "PKK terörizminin yıllar içinde aldığı boyut, Türkiye'mizi de içine alan bir projenin parçası haline getirmiştir"
22 Haziran 2021 - 15:54
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, PKK'nın yıllardır süren eylemlerinin arkasındaki stratejik nedenleri, küresel aktörleri, yerli iş birlikçileri, tarihsel kökenleri ve kötürüm niyetleri dikkate almadan yapılacak yorumların asla doğru olmayacağını düşündüğünü belirterek, "Bu açıdan PKK terörünü, silahsız bölücülükten; bölücü faaliyetleri de bölgemizdeki küresel projelerden bağımsız düşünmek ve birbirinin içinden çıktığını görmeden tek tek ele almak hepimizi yanlış sonuçlara ve elbette ki yanlış sebeplere götürecektir" dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulunan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Farabi'nin İdeal Devlet eserinde adaleti, her kim olursa olsun insanın yolu üzerine dikilen engelleri aşması olarak tarif ettiğine atıfta bulunarak, "Adalet bir sonuç değil, kutlu bir yolculuktur. Harcı adalet olmayan bir toplum veya devletin binası çürüktür. Kuvvetsiz adalet ve adaletsiz kuvvet iki büyük felakettir. İbn-i Haldun, geçmişler geleceğe suyun suya benzemesinden daha çok benzeyeceğini hatırlatmıştı. Geçmişimiz adaletli hükmün tertemiz misalleriyle doludur. Tarihin her döneminde Türk milleti adaletiyle sivrilmiş, böylece adından, şanından gururla bahsettirmiştir" değerlendirmesini yaptı.
"Devlet kin ve nefretle değil adaletle muamele eder "
Mevlana'nın adaletin ağaçları sulamak, zulmün ise dikene su vermek ifadesini anımsatan Bahçeli, "Biz dikene su verenlerden olmayacağız. Elbette bizi bilen bilir, bilmeyen de kendi gibi bilir. Devlet duyguyla değil akılla yönetilir. Devlet kin ve nefretle değil adaletle muamele eder. Terörle ve bölücülükle mücadele de aynen böyle olmalıdır" diye konuştu.
"Çağımızda, terörizmin uluslararası karanlık oyunların çok etkili bir vasıtası olduğu açıktır"
Türkiye'nin 1984 yılından itibaren bölücü terörle mücadelesinin 37 yıldır sürdüğünü ve Türkiye'nin beka düzeyinde en önemli sorunu olduğuna dikkati çeken Bahçeli, "Ancak, bu mücadelede başarının önündeki engellerden en önemlisi, terörizm ile bölücülük arasındaki ilişkiyi algılamakta sorun yaşayan, bölücülüğü masum talepler olarak görmek isteyen çevrelerin varlığıdır. MHP, yıllardan beri terörü ve terör örgütünü, yalnızca kanlı eylemlerinden ibaret bir suç ve cinayet şebekesi gibi görmekten uzak bir anlayışla, daha yukarıdan yorumlama ve değerlendirme çabası içinde olmuştur. Özellikle çağımızda, terörizmin uluslararası karanlık oyunların çok etkili bir vasıtası olduğu açıktır" ifadelerine yer verdi.
Terör eylemlerinde hedef alınan ülkelerin istenilen düzeye getirmek için kullanılan stratejik senaryoların kirli yüzü olduğuna işaret eden Bahçeli, "Bu gerçeği, ülkemize yönelik tehditlerde bulmak istemeyenlerin, terörün hangi amaçlarla kullanılabileceğini anlamaları için çok uzaklara gitmelerine gerek yoktur. Yalnızca komşumuz Irak'a baktığımızda bile, geçmişte Amerika Birleşik Devletleri'ne yönelik terör saldırısının sanal suçlusu ilan edilen bir diktatörün idamına ve ülkesinin kan gölüne çevrildiğine şahit olabiliriz. Ardından Arap Baharı'yla Suriye'nin nasıl bir uçuruma yuvarlandığını da görebiliriz" şeklinde konuştu.
PKK'nın 37 yıldır kanlı eylemleri ile Türkiye'nin ilk gündemi haline geldiğini ve PKK terörünün bir sonuç değil bir vasıta, bir amaç değil bir araç olduğunu aktaran Bahçeli, "Kurulduğu ilk yıllardan itibaren PKK'nın, Türkiye üzerinde emelleri olan her devletin kullandığı, uluslararası ve hatta uluslar üstü bir baskı ve pazarlık mekanizması olarak şiddete ve teröre başvurduğu bir gerçektir. Millet varlığına kasteden PKK terörüyle mücadele ve teröristlerin imhası yıllardır en üst seviyede ve büyük bir fedakarlıkla sürdürülmüştür. Bu uğurda çok sayıda şehit verilmiş, çok sayıda vatandaşımız hayatını kaybetmiş ve yaralanmıştır. Ülkemiz başka sahalara ayırması gereken maddi imkânlarını haklı olarak terörle mücadeleye aktarmış, bu konuda da kayıplar yaşamıştır" açıklamasını yaptı.
"PKK terörizminin yıllar içinde aldığı boyut, Türkiye'mizi de içine alan bir projenin parçası haline getirmiştir"
PKK'nın yıllardır süren eylemlerinin arkasındaki stratejik nedenleri, küresel aktörleri, yerli iş birlikçileri, tarihsel kökenleri ve kötürüm niyetleri dikkate almadan yapılacak yorumların asla doğru olmayacağını düşündüğüne vurgu yapan Bahçeli, şunları söyledi:
"Bu açıdan PKK terörünü, silahsız bölücülükten; bölücü faaliyetleri de bölgemizdeki küresel projelerden bağımsız düşünmek ve birbirinin içinden çıktığını görmeden tek tek ele almak hepimizi yanlış sonuçlara ve elbette ki yanlış sebeplere götürecektir. Aslında kökleri Osmanlı İmparatorluğu'na kadar dayanmasına rağmen, bugünkü haliyle 1984 yılında ortaya çıkan bölücülüğün silahlı ayağı olan PKK terör örgütünün, yıllar içinde aldığı boyut terörizmi Türkiye'mizi de içine alan bir projenin parçası haline getirmiştir."
PKK/YPG/PYD terörünün arkasında Türkiye üzerinde hesabı olanların tamamının hüviyetlerini görmenin ve arka planda yer alan ülkeleri bulmanın mümkün olduğunun altını çizen MHP lideri Bahçeli, "Devletin terörle mücadeleden sorumlu veya yetki verilmiş resmi makamlarının zaman zaman bunları dile getirdiği ve hatta şikayetçi olduğu malumumuzdur. Türkiye, PKK'nın ve bölücülüğün arkasındaki küresel aktörleri her platformda, özellikle son yıllarda muhataplarının yüzüne vurmuştur. Brüksel'de yapılan NATO Liderler Zirvesi'nde Cumhurbaşkanı'nın ABD Başkanı'na yaptığı da budur. Ardından Bakü'de gazetecilere verdiği beyanatıyla ABD'nin müttefik olarak PKK/YPG'yi mi yoksa Türkiye'yi mi gördüğünü açık yüreklilikle sormuş ve sorgulamıştır" diye konuştu.
'Tarihi Şark Meselesi' olarak adlandırdıkları emellerin peşindeki küresel aktörler tarafından, bölüclük ve silahlı uzantılarını çok maksatlı ve çok destekli bir uluslararası yıkım enstrümanı olarak kullandıklarının inkar edilemeyeceğini söyleyen Bahçeli, "Bu kapsamda mızrağın çuvala bırakınız sığmadığını, delip geçtiği de aşikardır. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nin son otuz yılda komşumuz Irak'a yönelik iki ayrı savaşının siyasi sonuçlarını sebepleri ile değerlendirdiğimizde, Türkiye'yi bir kıvama getirmek için kullanılan bölücülük ve bölücü terör oyunu her yönüyle berraklaşacaktır" ifadelerine yer verdi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulunan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Farabi'nin İdeal Devlet eserinde adaleti, her kim olursa olsun insanın yolu üzerine dikilen engelleri aşması olarak tarif ettiğine atıfta bulunarak, "Adalet bir sonuç değil, kutlu bir yolculuktur. Harcı adalet olmayan bir toplum veya devletin binası çürüktür. Kuvvetsiz adalet ve adaletsiz kuvvet iki büyük felakettir. İbn-i Haldun, geçmişler geleceğe suyun suya benzemesinden daha çok benzeyeceğini hatırlatmıştı. Geçmişimiz adaletli hükmün tertemiz misalleriyle doludur. Tarihin her döneminde Türk milleti adaletiyle sivrilmiş, böylece adından, şanından gururla bahsettirmiştir" değerlendirmesini yaptı.
"Devlet kin ve nefretle değil adaletle muamele eder "
Mevlana'nın adaletin ağaçları sulamak, zulmün ise dikene su vermek ifadesini anımsatan Bahçeli, "Biz dikene su verenlerden olmayacağız. Elbette bizi bilen bilir, bilmeyen de kendi gibi bilir. Devlet duyguyla değil akılla yönetilir. Devlet kin ve nefretle değil adaletle muamele eder. Terörle ve bölücülükle mücadele de aynen böyle olmalıdır" diye konuştu.
"Çağımızda, terörizmin uluslararası karanlık oyunların çok etkili bir vasıtası olduğu açıktır"
Türkiye'nin 1984 yılından itibaren bölücü terörle mücadelesinin 37 yıldır sürdüğünü ve Türkiye'nin beka düzeyinde en önemli sorunu olduğuna dikkati çeken Bahçeli, "Ancak, bu mücadelede başarının önündeki engellerden en önemlisi, terörizm ile bölücülük arasındaki ilişkiyi algılamakta sorun yaşayan, bölücülüğü masum talepler olarak görmek isteyen çevrelerin varlığıdır. MHP, yıllardan beri terörü ve terör örgütünü, yalnızca kanlı eylemlerinden ibaret bir suç ve cinayet şebekesi gibi görmekten uzak bir anlayışla, daha yukarıdan yorumlama ve değerlendirme çabası içinde olmuştur. Özellikle çağımızda, terörizmin uluslararası karanlık oyunların çok etkili bir vasıtası olduğu açıktır" ifadelerine yer verdi.
Terör eylemlerinde hedef alınan ülkelerin istenilen düzeye getirmek için kullanılan stratejik senaryoların kirli yüzü olduğuna işaret eden Bahçeli, "Bu gerçeği, ülkemize yönelik tehditlerde bulmak istemeyenlerin, terörün hangi amaçlarla kullanılabileceğini anlamaları için çok uzaklara gitmelerine gerek yoktur. Yalnızca komşumuz Irak'a baktığımızda bile, geçmişte Amerika Birleşik Devletleri'ne yönelik terör saldırısının sanal suçlusu ilan edilen bir diktatörün idamına ve ülkesinin kan gölüne çevrildiğine şahit olabiliriz. Ardından Arap Baharı'yla Suriye'nin nasıl bir uçuruma yuvarlandığını da görebiliriz" şeklinde konuştu.
PKK'nın 37 yıldır kanlı eylemleri ile Türkiye'nin ilk gündemi haline geldiğini ve PKK terörünün bir sonuç değil bir vasıta, bir amaç değil bir araç olduğunu aktaran Bahçeli, "Kurulduğu ilk yıllardan itibaren PKK'nın, Türkiye üzerinde emelleri olan her devletin kullandığı, uluslararası ve hatta uluslar üstü bir baskı ve pazarlık mekanizması olarak şiddete ve teröre başvurduğu bir gerçektir. Millet varlığına kasteden PKK terörüyle mücadele ve teröristlerin imhası yıllardır en üst seviyede ve büyük bir fedakarlıkla sürdürülmüştür. Bu uğurda çok sayıda şehit verilmiş, çok sayıda vatandaşımız hayatını kaybetmiş ve yaralanmıştır. Ülkemiz başka sahalara ayırması gereken maddi imkânlarını haklı olarak terörle mücadeleye aktarmış, bu konuda da kayıplar yaşamıştır" açıklamasını yaptı.
"PKK terörizminin yıllar içinde aldığı boyut, Türkiye'mizi de içine alan bir projenin parçası haline getirmiştir"
PKK'nın yıllardır süren eylemlerinin arkasındaki stratejik nedenleri, küresel aktörleri, yerli iş birlikçileri, tarihsel kökenleri ve kötürüm niyetleri dikkate almadan yapılacak yorumların asla doğru olmayacağını düşündüğüne vurgu yapan Bahçeli, şunları söyledi:
"Bu açıdan PKK terörünü, silahsız bölücülükten; bölücü faaliyetleri de bölgemizdeki küresel projelerden bağımsız düşünmek ve birbirinin içinden çıktığını görmeden tek tek ele almak hepimizi yanlış sonuçlara ve elbette ki yanlış sebeplere götürecektir. Aslında kökleri Osmanlı İmparatorluğu'na kadar dayanmasına rağmen, bugünkü haliyle 1984 yılında ortaya çıkan bölücülüğün silahlı ayağı olan PKK terör örgütünün, yıllar içinde aldığı boyut terörizmi Türkiye'mizi de içine alan bir projenin parçası haline getirmiştir."
PKK/YPG/PYD terörünün arkasında Türkiye üzerinde hesabı olanların tamamının hüviyetlerini görmenin ve arka planda yer alan ülkeleri bulmanın mümkün olduğunun altını çizen MHP lideri Bahçeli, "Devletin terörle mücadeleden sorumlu veya yetki verilmiş resmi makamlarının zaman zaman bunları dile getirdiği ve hatta şikayetçi olduğu malumumuzdur. Türkiye, PKK'nın ve bölücülüğün arkasındaki küresel aktörleri her platformda, özellikle son yıllarda muhataplarının yüzüne vurmuştur. Brüksel'de yapılan NATO Liderler Zirvesi'nde Cumhurbaşkanı'nın ABD Başkanı'na yaptığı da budur. Ardından Bakü'de gazetecilere verdiği beyanatıyla ABD'nin müttefik olarak PKK/YPG'yi mi yoksa Türkiye'yi mi gördüğünü açık yüreklilikle sormuş ve sorgulamıştır" diye konuştu.
'Tarihi Şark Meselesi' olarak adlandırdıkları emellerin peşindeki küresel aktörler tarafından, bölüclük ve silahlı uzantılarını çok maksatlı ve çok destekli bir uluslararası yıkım enstrümanı olarak kullandıklarının inkar edilemeyeceğini söyleyen Bahçeli, "Bu kapsamda mızrağın çuvala bırakınız sığmadığını, delip geçtiği de aşikardır. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nin son otuz yılda komşumuz Irak'a yönelik iki ayrı savaşının siyasi sonuçlarını sebepleri ile değerlendirdiğimizde, Türkiye'yi bir kıvama getirmek için kullanılan bölücülük ve bölücü terör oyunu her yönüyle berraklaşacaktır" ifadelerine yer verdi.
FACEBOOK YORUMLAR