Çocuklarda yaz ishaline dikkat
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte çocuklarda en sık görülen bulaşıcı hastalıkların başında ishalin geldiğini belirten Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Özgür Ceylan beslenme ve temizliğin önemine dikkat çekti.
05 Ağustos 2020 - 11:07
İshalin birçok nedeni olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Özgür Ceylan, "Yaz ishali çocuklarda su ve gıdanın mikroorganizmalarla kontamine olduğu durumlardan kaynaklanmaktadır. Alınan besin ya da su parazit, virüs veya bakteri ile bulaş olduğunda besini tüketen kişide yaz ishali şeklinde belirtiler vermektedir.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada her yıl 10 kişiden 1 kişi besin ilişkili ishal geçirmektedir.
İshalin oluşmasında en büyük sebep virüsler ve bakterilerdir. İshal salgınında en çok karşılaştığımız Norovirüs'dür. Su yoluyla veya besin yoluyla bulaşmaktadır. Bunun dışında bakterilerden özellikle Salmonella ve Kampilobakter de çocuklarda ishale yol açabiliyor. Salmonella'nın kaynağı genellikle kümes hayvanları veya yumurtadır. Kampilobakter ise iyi pişmemiş kırmızı ve beyaz et ürünlerinden bulaşmaktadır." dedi.
İSHALE BAĞLI ŞİKAYETLER
İshale bağlı şikayetleri de sıralayan Dr. Ceylan, ''Çocuklarda ishale en çok karın ağrısı, kusma eşlik etmektedir. Nadir olarak da yüksek ateş gözlemlenmektedir. Bazen halk arasında söylendiği gibi dizanterinin bir bulgusu olan dışkıda kan da görülebilir. Her bakteri çeşidi aynı bulguları göstermemektedir. Bazı bakterilerin toksinleriyle gıda enfekte olduğu zaman ilk 6 saat içerisinde çocuklarda kusma başlamaktadır. Bazı bakterilerde ise ishal ön planda olabilmektedir. Bu sene daha çok karşılaştığımız bakteriye bağlı ishal salgınıdır ''dedi.
5 YAŞ ALTI ÇOCUKLARDA SU KAYBINA DİKKAT
Çocuklarda ishal sırasında dikkat edilmesi gereken en önemli konunun sıvı kaybı olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Özgür Ceylan, "Virüslerden en çok etkilenen grup 5 yaş altı çocuklardır. Bunun dışında yine 60 yaş üzerindeki hastalar da ishali ağır olarak geçirebilmektedir. 5 yaş altı çocukların vücutlarında su kaybı çok daha kolay olmaktadır. Eğer ishal olan bir çocuk günlük alması gereken su miktarının yarısını veya daha azını alıyorsa ileride sıvı kaybına bağlı olarak vücutta çeşitli rahatsızlıklar görülmeye başlayacaktır.
Su kaybıyla birlikte çocuklar daha halsiz daha bitkin hale gelirler. Su kaybının ilerlemesiyle uyku hali başlar. İshal olan çocukta ağız kuruluğu var mı? İdrar miktarında azalma var mı? Ebeveynlerin bunlara dikkat etmesi gerekmektedir. Diğer önemli bir nokta 39 derecenin üstünde yüksek ateş ve şiddetli karın ağrısıdır. Bu bulguları olan çocukların hızlı bir şekilde tıbbi destek almaları gerekir. Çocuk hastalarda bu bulgular yok ise, yeterli sıvı alabiliyor ve kusmuyorlarsa 48 ila 72 saat içerisinde ishal atağını hafif olarak atlatabilir ve kendiliğinden iyileşebilmektedir." diye konuştu.
BESLENME VE BESİN TEMİZLİĞİ ÖNEMLİ
Beslenme ve besin temizliğinin önemine dikkat çeken Ceylan, "İshallerde en önemli faktör iklimdir. Özellikle gıdaların hazırlanma, taşınma ve saklanması esnasında yapılan yanlışlıklar yüksek sıcaklıkla birleştiğinde ishal salgınlarında artış görülmektedir. 32 ve 43 derece arasındaki sıcaklık ve yüksek nem bakterilerin çoğalması için ideal bir ortam oluşturmaktadır. Bu nedenle de en sık yaz mevsimlerinde ishal görünmektedir. Besinlerin tarımda yetiştirilmesi esnasında kullanılan suyun kirli olması bulaş sürecini başlatmaktadır. Bunun dışında ev içerisinde gıdaların hazırlanması esnasında uygulanan yanlış yöntemlerde gıdaların mikroplar ile bulaşına yol açmaktadır. Bazı besinler uzun süre dışarıda bekletilirse veya hazırlanma aşamasında bakteri ya da virüsle temas ederse ishal ve kusma gibi belirtiler ortaya çıkmaktadır.
Gıdaya dokunulmadan önce mutlaka el hijyeninin sağlanması gerekmektedir. Gıdaların hazırlanma aşamasında et, tavuk veya balık ürünlerinin birbirleriyle temas etmemesi gerekmektedir. Bunları hazırlarken kullandığımız çatal, bıçak, kesme tahtası vb. mutfak aletlerinin her ürüne göre farklı olması gerekir. Yine en önemli konulardan birisi yüzey temizliğidir. Gıdaların hazırlandığı masa ve tezgah gibi yüzeylerin temiz olması gerekmektedir. Bir diğer önemli konu ise gıdaların pişirilmesidir. Özellikle et, tavuk ve deniz ürünleri uygun ısılarda pişirilmeli ve çiğ tüketilmemelidir. 70 derecenin üzerindeki pişirme ısısı gıdaların üzerinde bulunan bakteri veya virüslerin ölmesi için yeterlidir. Yaz aylarında oda ısısında gıdalar üzerindeki mikroorganizmaların hızla çoğaldığı kanıtlanmıştır. Bu nedenle gıdaların dışarıda 2 saatten fazla bekletilmemesine ve hazırlanan gıdaların soğuduktan hemen sonra 5 derecenin altında buzdolabında muhafaza edilmesine özen gösterilmelidir. Daha önce pişirilmiş olan gıdaların tüketilmeden önce tekrardan yüksek ısıda ısıtılması gerekmektedir.
ÇOCUKLARDA İSHAL TEDAVİSİ
İshal olan çocukların sıvı kayıpları ve genel durumlarına göre tedavi yöntemlerinin değiştiğini belirten Ceylan, "Hafif sıvı kaybı olan çocuklarda ağızdan ORS (Oral rehidratasyon) sıvısı verilmektedir. Eğer hastada kusma olmaz ise bu sıvı ile evde tedaviye devam edilmektedir. Sıvı kaybı çok fazla olan ve kusması devam eden çocuklarda sıvı kaybı artmaya devam ettiği için bu hastaların hastanede takip ve tedavi edilmeleri daha uygun olacaktır. İshal olan her çocuğa antibiyotik başlanmamalıdır. Çoğu virüs kaynaklı olan ishallerde antibiyotikler faydasızdır. Ayrıca antibiyotiğin kendisiyle ilişkili ishalde hastada gelişerek çocuğun durumunun daha da kötüleşmesine yol açabilir. Bakterilere bağlı ishal geliştiği düşünülen 3 aydan küçük bebeklerin, bağışıklık sistemi zayıf çocukların ve dizanteri bulgusu olan çocukların hekim tarafından değerlendirdikten sonra antibiyotik tedavisi alması uygundur. Yaz aylarında çocukların bol su tüketmesi en önemli konulardan birisidir. Su, ayran, yoğurt veya çorba olarak mutlaka sıvı alımını arttırmamız gerekmektedir. Çocuklar sevdiği her şeyi yiyebilir ama bunun yanında bol sıvı alması çok önem arz etmektir." şeklinde konuştu.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada her yıl 10 kişiden 1 kişi besin ilişkili ishal geçirmektedir.
İshalin oluşmasında en büyük sebep virüsler ve bakterilerdir. İshal salgınında en çok karşılaştığımız Norovirüs'dür. Su yoluyla veya besin yoluyla bulaşmaktadır. Bunun dışında bakterilerden özellikle Salmonella ve Kampilobakter de çocuklarda ishale yol açabiliyor. Salmonella'nın kaynağı genellikle kümes hayvanları veya yumurtadır. Kampilobakter ise iyi pişmemiş kırmızı ve beyaz et ürünlerinden bulaşmaktadır." dedi.
İSHALE BAĞLI ŞİKAYETLER
İshale bağlı şikayetleri de sıralayan Dr. Ceylan, ''Çocuklarda ishale en çok karın ağrısı, kusma eşlik etmektedir. Nadir olarak da yüksek ateş gözlemlenmektedir. Bazen halk arasında söylendiği gibi dizanterinin bir bulgusu olan dışkıda kan da görülebilir. Her bakteri çeşidi aynı bulguları göstermemektedir. Bazı bakterilerin toksinleriyle gıda enfekte olduğu zaman ilk 6 saat içerisinde çocuklarda kusma başlamaktadır. Bazı bakterilerde ise ishal ön planda olabilmektedir. Bu sene daha çok karşılaştığımız bakteriye bağlı ishal salgınıdır ''dedi.
5 YAŞ ALTI ÇOCUKLARDA SU KAYBINA DİKKAT
Çocuklarda ishal sırasında dikkat edilmesi gereken en önemli konunun sıvı kaybı olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Özgür Ceylan, "Virüslerden en çok etkilenen grup 5 yaş altı çocuklardır. Bunun dışında yine 60 yaş üzerindeki hastalar da ishali ağır olarak geçirebilmektedir. 5 yaş altı çocukların vücutlarında su kaybı çok daha kolay olmaktadır. Eğer ishal olan bir çocuk günlük alması gereken su miktarının yarısını veya daha azını alıyorsa ileride sıvı kaybına bağlı olarak vücutta çeşitli rahatsızlıklar görülmeye başlayacaktır.
Su kaybıyla birlikte çocuklar daha halsiz daha bitkin hale gelirler. Su kaybının ilerlemesiyle uyku hali başlar. İshal olan çocukta ağız kuruluğu var mı? İdrar miktarında azalma var mı? Ebeveynlerin bunlara dikkat etmesi gerekmektedir. Diğer önemli bir nokta 39 derecenin üstünde yüksek ateş ve şiddetli karın ağrısıdır. Bu bulguları olan çocukların hızlı bir şekilde tıbbi destek almaları gerekir. Çocuk hastalarda bu bulgular yok ise, yeterli sıvı alabiliyor ve kusmuyorlarsa 48 ila 72 saat içerisinde ishal atağını hafif olarak atlatabilir ve kendiliğinden iyileşebilmektedir." diye konuştu.
BESLENME VE BESİN TEMİZLİĞİ ÖNEMLİ
Beslenme ve besin temizliğinin önemine dikkat çeken Ceylan, "İshallerde en önemli faktör iklimdir. Özellikle gıdaların hazırlanma, taşınma ve saklanması esnasında yapılan yanlışlıklar yüksek sıcaklıkla birleştiğinde ishal salgınlarında artış görülmektedir. 32 ve 43 derece arasındaki sıcaklık ve yüksek nem bakterilerin çoğalması için ideal bir ortam oluşturmaktadır. Bu nedenle de en sık yaz mevsimlerinde ishal görünmektedir. Besinlerin tarımda yetiştirilmesi esnasında kullanılan suyun kirli olması bulaş sürecini başlatmaktadır. Bunun dışında ev içerisinde gıdaların hazırlanması esnasında uygulanan yanlış yöntemlerde gıdaların mikroplar ile bulaşına yol açmaktadır. Bazı besinler uzun süre dışarıda bekletilirse veya hazırlanma aşamasında bakteri ya da virüsle temas ederse ishal ve kusma gibi belirtiler ortaya çıkmaktadır.
Gıdaya dokunulmadan önce mutlaka el hijyeninin sağlanması gerekmektedir. Gıdaların hazırlanma aşamasında et, tavuk veya balık ürünlerinin birbirleriyle temas etmemesi gerekmektedir. Bunları hazırlarken kullandığımız çatal, bıçak, kesme tahtası vb. mutfak aletlerinin her ürüne göre farklı olması gerekir. Yine en önemli konulardan birisi yüzey temizliğidir. Gıdaların hazırlandığı masa ve tezgah gibi yüzeylerin temiz olması gerekmektedir. Bir diğer önemli konu ise gıdaların pişirilmesidir. Özellikle et, tavuk ve deniz ürünleri uygun ısılarda pişirilmeli ve çiğ tüketilmemelidir. 70 derecenin üzerindeki pişirme ısısı gıdaların üzerinde bulunan bakteri veya virüslerin ölmesi için yeterlidir. Yaz aylarında oda ısısında gıdalar üzerindeki mikroorganizmaların hızla çoğaldığı kanıtlanmıştır. Bu nedenle gıdaların dışarıda 2 saatten fazla bekletilmemesine ve hazırlanan gıdaların soğuduktan hemen sonra 5 derecenin altında buzdolabında muhafaza edilmesine özen gösterilmelidir. Daha önce pişirilmiş olan gıdaların tüketilmeden önce tekrardan yüksek ısıda ısıtılması gerekmektedir.
ÇOCUKLARDA İSHAL TEDAVİSİ
İshal olan çocukların sıvı kayıpları ve genel durumlarına göre tedavi yöntemlerinin değiştiğini belirten Ceylan, "Hafif sıvı kaybı olan çocuklarda ağızdan ORS (Oral rehidratasyon) sıvısı verilmektedir. Eğer hastada kusma olmaz ise bu sıvı ile evde tedaviye devam edilmektedir. Sıvı kaybı çok fazla olan ve kusması devam eden çocuklarda sıvı kaybı artmaya devam ettiği için bu hastaların hastanede takip ve tedavi edilmeleri daha uygun olacaktır. İshal olan her çocuğa antibiyotik başlanmamalıdır. Çoğu virüs kaynaklı olan ishallerde antibiyotikler faydasızdır. Ayrıca antibiyotiğin kendisiyle ilişkili ishalde hastada gelişerek çocuğun durumunun daha da kötüleşmesine yol açabilir. Bakterilere bağlı ishal geliştiği düşünülen 3 aydan küçük bebeklerin, bağışıklık sistemi zayıf çocukların ve dizanteri bulgusu olan çocukların hekim tarafından değerlendirdikten sonra antibiyotik tedavisi alması uygundur. Yaz aylarında çocukların bol su tüketmesi en önemli konulardan birisidir. Su, ayran, yoğurt veya çorba olarak mutlaka sıvı alımını arttırmamız gerekmektedir. Çocuklar sevdiği her şeyi yiyebilir ama bunun yanında bol sıvı alması çok önem arz etmektir." şeklinde konuştu.
FACEBOOK YORUMLAR