Zeydan Karalar en iyi yaptığı işi yapsın, yönetsin...
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, alışılagelenden çok farklı bir siyasetçi ve yönetici. Yaklaşık 1 yıldır Adana Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapıyor ve şu ana kadar dinlendiğine, boşa bir gün geçirdiğine, kendisini sakınarak çalıştığına tanık olmadık. Çok fazla konuda bilgili ve tecrübeli ancak yine de bilim insanlarına, her işin bilgesine ve sivil toplum kuruluşlarına kulak veriyor. Kulak vermekten öte, bir araya gelip fikir alıyor, beraber proje üretiyor, uyguluyor…
Bir de Zeydan Karalar kimseyle uğraşmıyor. “Şu bunu yapmış, diğeri şunu yapamamış” tarzından kesinlikle uzak bir yönetim ve çalışma anlayışı var.
Bana göre en olumlu bir diğer özelliği de çalışanları ve hizmet verdiği hemşehrileri arasında kesinlikle ayrım yapmaması. Başkan Zeydan Karalar, kendisine oy vermiş olsun-olmasın, kentin her bireyini eşit ve hizmeti hak eden yurttaş olarak görüyor. Bu nedenle hizmeti Adana’nın dört bir yanına eşit olarak götürmeye, aslında biraz da geçmişte kaderine terk edilmiş, bir çok yönden geri kalmış bölgelere öncelik tanıyarak hizmet etmeye özen gösteriyor.
Toplumdaki dezavantajlı grupları gözeterek, sosyal belediyecilik anlayışından taviz vermiyor. Kadınların hayatın her alanında daha etkin olması için elinden geleni yapıyor. Mahallelerdeki kreşlerin önemini çok iyi biliyor ve bununla ilgili harika projeleri hayata geçirmeye hazırlanıyor. Engelliler için önemli projeleri Adana’ya kazandıracağından adım gibi eminim. Üreticinin, sanayinin, esnafın ve Adanalıların, daha yaşanabilir bir Adana’ya kavuşması için gecesine gündüzüne katarak, mesai mefhumu gözetmeden çalıştığını en iyi bilen insanlardanım.
Aslında tüm bu özelliklerinden daha önemlisi, sadece belediye başkanlığı döneminde değil, hayatının her döneminde, ne iş yaparsa yapsın, hangi sorumluluğu almış olursa olsun, bugünkü disiplin, özveri ve dürüstlükle çalışmış bir insan Zeydan Karalar…
Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nda henüz bir yılı geride bıraktı ama öyle doğal felaketlerle ve olağanüstü durumlarla karşılaşıldı ki, işinin yoğunluğu ve önemi katbekat arttı.
Gün oldu bir asırdır düşmeyen yağış kenti su altında bıraktı, gün oldu insanlık tarihinin en önemli salgınıyla karşı karşıya kalındı.
Fakat neyle karşılaşılırsa karşılaşılsın, Başkan Zeydan Karalar disiplinli, özverili, kararlı ve mücadeleci yöneticilik anlayışından bir dirhem taviz vermedi.
Şimdi bakıyorum da sahra hastanesiyle ilgili Başkanın üzerine gelmeye çalışıyorlar. Aslında eleştirilerden de bir hayır çıktı; o da bütün Türkiye sahra hastanesinin ne anlama geldiğini öğrenmiş oldu.
Ve umarım, sahra hastanesinin ne anlama geldiğini sadece tümcelerden öğreniriz ve yaşayarak, bildiklerimizi pekiştirmek zorunda kalmayız. Koronavirüs vakalarının olağanüstü artması durumunda ve yine devletimizin hastanelerinin yetersiz kalması halinde devreye girmesi planlanan sahra hastanesi, tedbir amaçlı hazırlanmıştır ve günden güne kapasitesi artırılıp, genişletilmektedir ki; bin kişilik olarak planlanmaktadır. Sahra hastanelerinde, tam teşekküllü hastanelerin özellikleri aranmaz. Gerektiğinde, insanların İtalya ve bazı ülkelerdeki gibi koridorlarda tedavi edilmek zorunda kalınmaması için hazırlanmış hastanelerdi. Üstelik fuar alanı bu iş için en uygun yerlerden biridir.
Gün birlik ve dayanışma günüdür. Haksız ithamlar hiç birimize bir şey kazandırmaz. Bırakalım Zeydan Karalar en iyi yaptığı işi yapsın, yönetsin…