Çukurova'da Ermeni ve Fransızların yaptığı katliamlar belgeleri ile sergileniyor

Adana'nın Kozan ilçesinde Milli Mücadele kahramanlarından İstiklal Madalyası sahibi Sehlikzade Hasan Efendi'nin torunu Kemal ve Cemal Sehlikoğlu kardeşler, atalarından kalan tarihi...

Adana'nın Kozan ilçesinde Milli Mücadele kahramanlarından İstiklal Madalyası sahibi Sehlikzade Hasan Efendi'nin torunu Kemal ve Cemal Sehlikoğlu kardeşler, atalarından kalan tarihi fotoğraf ve belgeleri gün yüzüne çıkardı. Kurtuluş Savaşı'nda erzak merkezi olarak kullanılan toprak ve evlerini Adana'ya müze olarak kazandıran Sehlikoğlu kardeşler, tarihi arşivlerini halka açarak Ermeni ve Fransızların bölgede yaşayan Türklere uyguladığı zulüm ve eziyetlerin belgelerini ziyaretçilerine sunuyor.



Asırlık ayaklandırma çabaları tarihi arşivlere yandı

1896 yılında kayıtlara geçmiş, Ermenilerin İngilizler tarafından ayaklandırılmasının arşiv kayıtlarını da sergilediklerini aktaran Kemal Sehlikoğlu, Osmanlı arşivinde yer alan 1896 yılına ait kayıtlı belgede İngiltere'nin Mersin konsolosunun Kozan'ın Şar köyü ve Haçin'de şimdiki adı Saimbeyli olan bölgede yapılmış olan zararlı faaliyetlere ait alınan kararlar bölgede Ermenileri ayaklandırmasının asırlar öncesine dayandığını gösteriyor dedi.



Fransızların Ermenileri ayaklandırması ile başlayan Türklere zulüm

Sehlikzade Hasan Efendi'nin 1. Dünya Savaşı'ndan Kurtuluş Savaşı'na kadar Adana meclis azası olarak görev yaptığını belirten torunu Kemal Sehlikoğlu, Kurutuluş Savaşı yıllarında hem Atatürk ile ilk bağlantıyı kurdu ve cephede bizzat görev aldı. Bu çiftlik de cephede erzak merkezi olarak kullanılan bir yer. Hasan Efendi Ermenilerin bu bölgede yaptığı zulümleri, tecavüzler ve katliamları hem Osmanlı içişlerine hem de Atatürk'e mektuplarla bildirdiği belgeler yer alıyor diye konuştu.



Osmanlı döneminde de İngilizler bölgede kardeşçe yaşayan Ermenileri devlet kurma hayali ile ayaklandırmış

Bölgede o dönem Ermenilerin 'Milleti Sadıka' adı altında Türklerle bir arada yaşadığını anlatan Kemal Sehlikoğlu, O dönem bir arada yaşarken dışarıdan müdahalelerle onların ayaklandırıldığını görüyoruz. Osmanlı arşivinden aldığımız bu yeni belgede 'Saimbeyli ve Tufanbeyli bölgesinde bulunan Şar köyünün şu an antik kent olarak bilinen bölgede Kurtuluş Savaşı olmadan 1896 yılında Kozan ve çevresinde yabancı ülke faaliyetleri ve karar suretleri yer almakta. İngiltere'nin Mersin konsolosunun zararlı faaliyetlerinin yer aldığı, Milleti Sadıka dediğimiz Ermeniler orada yaşıyor. Osmanlı döneminde de İngilizler bölgede kardeşçe yaşayan Ermenileri devlet kurma hayali ile ayaklandırmış Hınçak ve Taşnak terör örgütleri kuruluyor, aynı günümüzde de olan terör örgütleri gibi bir devlet kurulacağına onlara inandırarak hiçbir farkımız olmayan insanları ayaklandırmaya çalışıyor. Etnik gruplar gezilmiş ve ayaklandırılmış. Biz Çanakkale'de savaşırken Ermeniler ayaklandırılmış, birlikte yaşayan vatandaşlar ayaklandırılmış. Biz soykırım yapmadığımız halde hiç aslı astarı olmayan suçlamalar yöneltseler de tam tersi onlar bizlere katliam ve soykırım uygulamışlar. Bizim elimizdeki belgede Hasan Efendi'nin, Ermenilerin Feke, Saimbeyli, Kozan'da yaptıkları katliamlar, tecavüzler ve zulümleri anlatan telgrafı zaten tarihe ışık tutmakta. Kuyuluk köyünde bir vatandaş ayaklarından asılmış ve ateşe verilmiş. Birçok yaşlımız bunu anlatır ve biliniyor. Bu bölgede fırınlarda insanların yakıldığı ve birçok zulüm hem anlatılmakta hem de tarihi belgelere yansımakta diye konuştu.