Annesi keşfetti; 9 yaşındaki Feyza hikaye kitabı yazdı

Osmaniye'de ilkokul 4'üncü sınıf öğrencisi Hatice Feyza Didin'in yazdığı bir hikayeyi beğenen anne Leyla Didin, kızındaki yazarlık yeteneğini keşfetti. Annesinin "Yazdığın...

Osmaniye'de ilkokul 4'üncü sınıf öğrencisi Hatice Feyza Didin'in yazdığı bir hikayeyi beğenen anne Leyla Didin, kızındaki yazarlık yeteneğini keşfetti. Annesinin Yazdığın hikayeleri kitaplaştıralım demesi üzerine Feyza, doğa ve köy dünyasını anlattığı hikayelerini birleştirerek kitap haline getirdi. 9 yaşında ilk hikaye kitabını çıkaran Feyza, ikinci kitabında anneanne ve babaannesinden dinlediği hikayeleri kitaplaştırmayı hedefledi.

Osmaniye'de özel bir kolejde öğrenim gören 4'üncü sınıf öğrencisi 9 yaşındaki Hatice Feyza Didin, öğretmeninin verdiği hikaye ödevini yaptıktan sonra annesi Leyla Didin'e okuttu. Okuduğu hikayeyi beğenen anne ilk olarak kızı Feyza'nın hikayeyi bir kitaptan aldığını düşündü. Daha sonra hikayeyi kızı Feyza'nın yazdığını öğrenen anne Didin, kızındaki yazarlık yeteneğini keşfetti. Anne Leyla Didin'in kızı Feyza'ya Yazdığın hikayeleri kitaplaştıralım demesi üzerine Feyza, doğa ve köy dünyasını anlattığı hikayelerini bir araya getirdi. Ardından hikayelerini tek bir kitapta toplayan Feyza, 9 yaşında ilk kitabı olan Feyza'nın Dünyası isimli hikaye kitabını okuyucularıyla buluşturdu. Veteriner hekim olmak isteyen Feyza, İstiklal Marşı Şairi Mehmet Akif Ersoy'un hayatından esinlenerek, Yazar olabilirim belki ama bu benim veteriner hekim olmamı değiştirmez. Mesela Mehmet Akif Ersoy'da İstiklal Marşı'nı yazdı ama o da bir veteriner hekimdi dedi.



Hikaye kitabını yaklaşık 20 günde yazdım

Kitabı yazma serüveninden bahseden Hatice Feyza Didin, Ben bu kitabı yazarken genellikle köy hayatından esinlendim. Hayvanları çok sevdiğim için de bazen de onları konuşturdum. Bazen de mevsimler konuştu. Bazen içimdeki organları konuşturdum, onlar ne hissediyor onu anlamaya çalıştım. Kendi hayvanlarımdan da yola çıktığım hikayelerim oldu. Aslında böyle bir kitap yazmak aklımda yoktu. Bir gün ödevimi anneme götürdüm. Ödevimi benim yazdığımı söyleyince de çok güzel yazıyorsun dedi. Sonra bunu bir kitap yapabiliriz dedi. O günden sonra da yaklaşık 20 günde bu kitabı yazdım. Yapıcı eleştiriler oluyor. Mesela bazen gelen misafirlerimizin hikayelerim üzerinde yapıcı eleştirileri oldu. Ben onların sayesinde de hikayelerimde birkaç cümleyi değiştirdim. Veteriner hekim olmak istiyorum. Kitaplarında devamı gelecek. Şimdi babaannemden anneannemden dinlediğim hikayeleri yazmak istiyorum. Yazar olabilirim belki ama bu benim veteriner hekim olmamı değiştirmez. Mesela Mehmet Akif Ersoy da İstiklal Marşı'nı yazdı ama o da bir veteriner hekimdi. Yani o düşünceden yola çıktım diye konuştu.



Kendisini yazarak ifade etmeyi seven bir çocuk oldu

Kızı Hatice Feyza Didin'in her zaman okumaya yazmaya hevesli olduğu ifade eden Anne Leyla Didin, Hatice Feyza okula gitmeden 5 yaşında okumayı öğrendi. Yazmaya da okumaya da her zaman hevesli oldu. Onun özrü de teşekkürü de her zaman bir yazı ile olmuştu. Kutlamaları mutlaka bir mektupla zarfla olmuştur. Her zaman kendisini yazarak ifade etmeyi seven bir çocuk oldu. Tabi bunun bir kitaba bir yazar olmaya yönelmesi çokta aklımızda olmayan bir şeydi. Fakat bir gün bir ödev yapmış ödevini getirdi bana okudum. Ödevi okuduktan sonra ben bir kitaptan alıntı olduğunu düşündüm. Ben soruları olacak herhalde ödev olan o sorular diye düşündüm. Dedi ki anne zaten ödev bu. Ödevim bu hikayeydi dedi. Hikaye çok hoşuma gitti. İçerişinde çok farklı isimler var. Orada farklı bir bakış açısı gördüm. Neden olmasın çocuğun ufku açılır ve bu yeteneğini de değerlendirmiş olur diye düşündük. Yazdığı hikayeleri kitaplaştırılalım istedik. Onu hep farklı bir dünyası oldu. Doğayla hayvanlara olan tutkusunu bunları yazıya döksün istedik. Güzel de bir sonuç ortaya çıktı. İnşallah devamını diliyoruz dedi.